Türkiye’de imal edilen ADR’ye uygun LPG araçlarına onay verecek bir merci bulunmaması nedeniyle geçiş süreci açısından 2014’ün erken bir tarih olduğunu belirten BP Gaz Genel Müdürü Kamuran Yazganoğlu, “Mevcutta bulunan araçların çoğunun ekonomik ömürlerini tamamlamamış olması, sektörün ciddi bir geçiş sürecine ihtiyacı olduğunu göstermektedir. Aksi takdirde boş yere harcanan bir milli servet ile yüz yüze kalırız” diyor.

Dünyanın en büyük petrol firmalarından biri olan BP’nin bir markası olan ve Türkiye ile birlikte birçok Avrupa ülkesinde LPG üretim, satış ve pazarlaması alanlarında faaliyet gösteren BP Gaz, Türkiye’de 14 yıldır faaliyet yürütüyor. Türkiye’de çeşitli satın almalarla büyüyen şirket, halihazırda tüplü satış olarak BP Gaz, Petgaz ve Ocakgaz markalarıyla, otogaz olarak ise BP ve Petgaz markalarıyla 400 adet civarında tüplü, 380 adet de otogaz bayi ile müşterine hizmet sunuyor. BP Gaz olarak, lojistiği işlerinin olmazsa olmaz bir parçası olarak gördüklerini belirten BP Gaz Genel Müdürü Kamuran Yazganoğlu, 70 araç, yaklaşık 200 bin tonluk ürün ve 65 bin adet teslimat adediyle, yılda 8 milyon kilometre yol kat ederek dağıtım gerçekleştirdiklerini söylüyor. Tehlikeli madde taşımacılığında lojistik sürecin büyük bir dikkat gerektirdiğinin altını çizen Yazganoğlu, ancak LPG’de dahil birçok sektöre standart kazandıracak olan ADR’ye geçiş sürecinde çok ciddi sıkıntılar öngörüldüğünü vurguluyor. Her şeyden önce Türkiye’de imal edilen ADR’ye uygun LPG araçlarına onay verecek bir merci bulunmadığına dikkat çeken Yazganoğlu, “Bu elemanlar talep halinde yurtdışından gelmektedirler. İşin imalat safhasında bu kadar problem olan bir konu için 2014 yılı erken bir tarih gibi gözükmektedir. Ayrıca mevcutta bulunan araçların çoğunun ekonomik ömürlerini tamamlamamış olması, sektörün ciddi bir geçiş sürecine ihtiyacı olduğunu göstermektedir. Aksi takdirde boş yere harcanan bir milli servet ile yüz yüze kalmak zorunda kalırız” diye konuşuyor.

2 TERMİNAL VE 3 TÜP DOLUM TESİSİ VAR

BP Gaz hakkında bilgi vererek, Türkiye akaryakıt sektörü içindeki konumundan söz eder misiniz? 2011 yılı performansını değerlendirerek 2012 beklentilerinizi ve hedeflerinizi aktarır mısınız?

BP Gaz olarak, Türkiye LPG sektöründe 14 seneden beri faaliyet gösteriyoruz. Türkiye pazarında geçtiğimiz dönem içerisinde çeşitli satın almalar gerçekleştirdik. Türkiye’de kapasite olarak en büyük tesislerden bir tanesine sahibiz. Dörtyol’da bir terminalimiz ve tüp dolum tesisimiz yer alıyor. Onun dışında İzmit bölgesinde Türkiye’de ilk ve tek örtülü LPG tankımızın da yer aldığı hem terminalimiz, hem de bir tüp dolum tesisimiz mevcut. İzmir’de de bir tüp dolum tesisimiz bulunuyor. Yani toplamda iki terminal ve üç tüp dolum tesisimiz sözkonusudur. BP GAZ olarak, var olduğumuz tüpgaz ve otogaz segmentlerinde yatırımlarımıza devam edeceğiz. Tüpgaz segmenti için daha çok müşteriye ulaşabilmek adına yaygınlığımızı geliştirme çalışmaları yapıyoruz. Kanıtlanmış müşteri memnuniyeti seviyemizi korumak ve müşterilerimize katma değer sağlayabilmek adına müşteri hizmetleri ayağında çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Otogaz oluşumumuz için ise planlarımız BP ve Petgaz markalarımızın yaygınlığını artırmak doğrultusundadır. BP istasyonlarındaki yatırımlarımız ile otogaz penetrasyonumuzu artırıyoruz. Böylelikle müşterilerimize daha yaygın ve kaliteli hizmet sunmayı hedefliyoruz.

BP açısından ‘lojistik’ nasıl bir öneme sahip? Gider kalemleriniz arasında lojistik nasıl bir pay teşkil ediyor?

BP Gaz olarak, lojistik işimizin olmazsa olmaz parçası olarak yer alıyor. Mevcut yapımıza bakıldığı zaman lojistik operasyonlarımızın taşıma kısımlarının (araç ve eleman temini) dışarıdan tedarik edildiği görülüyor. Fakat ürünün ana kaynaklarından ikmali ve depolanması tamamen tarafımızdan yönetilmekte ve kontrol edilmektedir. Bu ürünün nihai kullanıcıya ulaştırılmasında ise tüplü LPG’de ara dağıtıcı bayiler, otogazda ise nakliye taşeronları kullanılmaktadır. Her ne kadar nakliye taşeronları kullanılsa bile, ilgili yasalar gereği tüm nakliye araçlarının sorumlulukları, kontrolleri ve kayıtları BP Gaz üzerinde bulunmaktadır. Lojistik kalemine bakıldığı zaman (depolama, elleçleme ve dağıtım) işin en büyük parçası olduğu görülmektedir. Temel olarak verimliliği artıracak gerek yapısal gerekse teknolojik değişiklikler sisteme entegre edilmeye çalışılmaktadır.

KENDİNİ İSPATLAYAN ŞİRKETLERLE ÇALIŞIYORUZ

Türkiye’de tehlikeli madde taşımacılığı ne kadar doğru yapılıyor? BP Gaz olarak lojistik şirketlerinden beklentileriniz ve bu alandaki kriterleriniz neler?

Yapı olarak LPG tehlikeli bir ürün olduğu için dikkatli ellenmesi gereken bir üründür. Yani LPG’ye gerekli özeni göstererek depolama ve dağıtım işlemlerini gerçekleştirmek zorundayız. Bu yapılmadığı zaman ortaya çıkan sonuçlar gerçekten korkutucu olabilir. Bu yüzden gerek kullanılan araçlar, gerekse LPG ekipmanları standartlara uygun, düzenli kontrolleri yapılan araçlar olmalıdır. Ürünün elleçleme sürecinde bulunan her elemanın konu hakkında bilgi ve yetenekleri değerlendirilmeli, ayrıca gerekli ehliyetlere ve sertifikalara sahip olmaları göz önünde bulundurulmalıdır. Bu işte kullanacağınız sürücüler için de aynı kurallar geçerlidir. Çok basit olarak tehlikeli madde taşıyan araçlar için hız sınırı 30/50 ve otobanda 60 km/saat’tir. Fakat yollarda gördüğümüz araçların çoğu bu hız kurallarına riayet etmemektedir. Kullanılan ekipmanlar ve araçların çoğu TSE tarafından verilen uygunluk belgesine dahi sahip değildir. Çoğu sürücü yasal çalışma sürelerinin üzerinde çalıştırılmaktadır. Bu konuda direkt kontrolümüz ve denetlemelerimiz olduğu için gerçekten emniyetli bir operasyonumuz var. Ayrıca çalıştığımız lojistik firmaları da sektörde kendini ispatlamış şirketlerdir. Yasalara uygun ve emniyeti ön plana alarak çalışmanın bir maliyeti vardır. Bu da sektörde bu tarz çalışmayan firmalarla aranızda, maliyetler açısından, haksız rekabetin doğmasına neden olmaktadır.

Tehlikeli madde taşımacılığında yaşanan sorunlar, çözüm önerilerinizi anlatır mısınız?

Burada sektör olarak hepimize düşen görev, ivedilikle emniyet standartlarını belirli bir seviyenin üzerine çekmektir. BP olarak biz bu konuda öncü bir rol oynadığımızı düşünüyoruz. Tüm BP Gaz istasyonlarında ve tankerlerimizde global BP standartları mevcut. Bunun dışında aldığımız birçok ilave emniyet önlemi de var. Tüm bunlar bizim bu sektörde olması gerektiğini düşündüğümüz standartlardır. Gerek PETDER vasıtasıyla, gerekse de TOBB LPG Alt Komitesi vasıtasıyla sektörel standartların daha yukarıya taşınmasıyla ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Ümit ediyorum ki, EPDK’ya bu konuda destek olmaya devam edeceğiz ve sektör olarak bu standartları daha yukarıya çekeceğiz.