OMSAN yeni pazarlara kapı aralıyor
34 yıllık tecrübesi ile otomotiv ana ve yan sanayinin ihtiyaç duyduğu her türlü lojistik çözümü, Türkiye, Fransa, Romanya ve Rusya’daki şirketleri ve diğer ülkelerdeki iş ortaklıkları vasıtasıyla sunan OMSAN, hizmet coğrafyasını genişletiyor.
Fas’ta otomotiv endüstrisinin gelişimini yakından takip ettiklerini söyleyen OMSAN Lojistik Genel Müdürü Osman Küçükertan, bölgedeki yeni yapılanmalarını kısa bir süre içinde açıklayacaklarını belirtiyor.
Yıllık 670 bin araca lojistik hizmet sağlama kapasitesi ve etkin tedarikçi yönetimiyle otomotiv lojistiğinde öncü şirketlerden biri olan OMSAN Lojistik, sektörün önümüzdeki dönemde hem üretim hem de ihracatta hedeflediği gelişim doğrultusunda araç filosunu yenileyerek, müşteri portföyünü zenginleştirerek, sunduğu hizmetleri çeşitlendirerek ve hizmet verdiği coğrafyayı genişleterek, toplam cirosunu ve pazar payını artırmayı hedefliyor.
İhracat şampiyonu Türk otomotiv endüstrisi için dünyadaki gelişmeleri yakından takip ederek, her türlü stratejik satın alma kararını değerlendirdiklerini söyleyen OMSAN Lojistik Genel Müdürü Osman Küçükertan, başta Kuzey Afrika, Orta ve Doğu Avrupa olmak üzere birçok ülkede doğrudan şirket kurarak varlık göstermeyi hedeflediklerini belirtiyor. Küçükertan, “Özellikle Fas’ta otomotiv endüstrisinin gelişimini yakından takip ediyoruz. Bu bölgede ne tür yapılanmaya gideceğimizi titizlikle araştırdık. Yaptığımız çalışmalarda son aşamaya geldik, yakın zamanda sonuçları açıklayacağız” diyor.
Otomotiv sektörünü intermodal ile tanıştırdı
OMSAN’ın otomotiv lojistiğindeki hizmet yelpazesi hakkında bilgi veren Osman Küçükertan, 2002 yılından bu yana Türkiye-İzmit (Köseköy) ve Almanya-Köln arasında intermodal taşımacılık hizmeti sunduklarına dikkat çekiyor. 340 adet swap body ve 205 adet vagon ile İzmit Köseköy’de gümrüklü ve gümrüksüz 13 bin metrekarelik terminal alanı üzerinde intermodal taşımacılığa ait operasyonlarını gerçekleştiren şirket, yıllık 16 bin swap body taşıma kapasitesine sahip.
Bitmiş araç lojistiği kapsamında; özmal ve tedarikçi araç filosu ile uluslararası karayolu, denizyolu ve demiryolu nakliyesi, araç stoklama ve PDI hizmetleri, yetkili satıcılara dağıtım, sigorta ve hasar yönetimi hizmetlerini verdiklerini anlatan Küçükertan, “OMSAN’ın teknolojik alt yapısı sayesinde araçlar, şasi numarası ile takip ediliyor ve araçların durumu hakkında zamanında ve doğru raporlama yapılıyor” diye konuşuyor.
Yedek parça lojistiğinde niş çözümler
OMSAN Lojistik uluslararası karayolu yedek parça taşımalarının yanı sıra yurtiçi karayolu yedek parça taşımacılığı kapsamında da niş çözümlerle müşterilerini destekliyor. “Acil ve Stok Yedek Parça Taşımacılığı” kapsamında müşteri depolarından yetkili servislere düzenli olarak ulaştırılması gereken yedek parçaların dağıtımını yaptıklarını ileten Küçükertan, aynı zamanda yetkili servislerin acil yedek parça ihtiyaçlarını da karşıladıklarına işaret ediyor.
OMSAN’ın yurtiçi karayolu yedek parça taşımacılığı kapsamında sunduğu bir diğer hizmeti ise “Milk Run” projesi... 2002’de başlayan bu proje çerçevesinde; hattın üretim planına göre tespit edilen zamanlamalara uygun olarak, Türkiye’deki tedarikçilerinden malzemeler toplanırken, bu malzemelerin OMSAN depolarında konsolide
edilip üretim hattına sevk edildiğini aktaran Küçükertan, “Ana sanayiye yapılan sevkiyatlardan sonra boş ambalajlar için süreç tersine işletilip, sistem dahilinde ana sanayiye dolu olarak sevk edilen ambalajların tesliminden sonra aynı sayıda ve aynı özellikte boş ambalajlar ana sanayiden alınarak kullanılmak üzere tedarikçi firmalara teslim ediliyor” diyor.
200 bin metrekarede depolama çözümleri
OMSAN Lojistik, bugün yaklaşık 200 bin metrekare alana ulaşan depolarında otomotiv ve yan sanayi ile diğer sektörlere başarılı bir şekilde depolama ve elleçleme hizmeti de veriyor. Müşterilerinin stok sistemleri ile entegrasyon kurarak stok ve sipariş yönetimini etkin bir şekilde gerçekleştiren şirket, istenen ürünü talep edilen koşullarda teslim ederken, müşterilerinin sipariş ve stoklarının internet ortamında izlenmesi sağlıyor. Ayrıca ürünler için paketleme hizmeti de sunuyor.
2007 yılında devreye aldıkları RFID kapı geçiş sistemi ile araçların parklara giriş ve çıkış hareketlerini de takip etmeye başladıklarını belirten Osman Küçükertan, araçların üzerine yerleştirilen RF etiketler ile hangi aracın tesislere ne zaman girdiğini ve hangi şoför tarafından kullanıldığını, ne zaman giriş-çıkış yaptığını dakikası dakikasına izleyip raporlayabildiklerini dile getiriyor. Küçükertan, geçmişte manuel tutulan giriş-çıkış kayıtlarının artık RFID sistemi sayesinde daha hızlı ve anlık takip edilebildiğini iletiyor.
‘Verimsizlik’ maliyetlere olumsuz yansıyor
Otomotiv lojistiğine yönelik değerlendirmelerde de bulunan Osman Küçükertan, araç talebinin yoğun olduğu dönemlerde müşteriden gelen talebin karşılanabilmesi için yeterli kapasiteye sahip olunmasının rekabeti etkileyen unsurların başında geldiğini söylüyor. Araç taşımalarında hasar riskinin yüksek olması nedeniyle, taşıma kalitesi ve hasarsızlığın sektörde öne çıkan bir diğer unsur olduğunu ifade eden Küçükertan, rekabetçi fiyatların ve ileri teknoloji kullanımının da son derece önemli olduğunun altını çiziyor.
Küçükertan, bitmiş araç lojistiğinin diğer taşımalardan farklı olarak özel ekipmanlar ve iş modelleri de gerektirdiğine işaret ederek şu değerlendirmeyi yapıyor: “Araçların depolama ve stoklanması için sektörün araç park alanlarına ve bu alanların yönetimini sağlayacak yazılımlara gereksinimi bulunuyor. Araç stoklama sırasında akü ve lastik kontrolleri gibi periyodik kontrollerin yapılması, araçların dağıtımı yapılmadan önce park alanlarında hafif onarım gibi hizmetlerin verilmesi gerekiyor.”
Küçükertan otomotiv lojistiğindeki en büyük sorunlardan biri olarak ise ‘verimsizliği’ gösteriyor. “Araç yükleme noktalarının belirli bölgelerde toplanmış olması ve sınırlı sayıda olması ve otomobil taşıyıcı araçların başka bir ürün taşımaya müsait olmayan yapısı nedeniyle dönüşte farklı bir yük yükleme şansı bulunmuyor. Bu nedenle otomobil taşıyıcıları teslimat noktasına dolu olarak gitmekte ve boş olarak dönüyor” diyen Küçükertan, bu durumun yarattığı verimsizliğin maliyetlere olumsuz olarak yansıdığını anlatıyor.
‘Arabam tatilde’ projesi büyüyor
OMSAN’ın son dönemde dikkat çeken projelerinden biri de “Arabam Tatilde”. Şirket, otomotiv lojistiği çözümleri başlıklı çözümleri altında 2010 yılında devreye aldığı proje ile uzun yolculukları boyunca direksiyon başında yorulmak istemeyen tatilcilerin araçlarını taşıyor. OMSAN Lojistik, yoğun ilgi gören bu hizmeti 2012 yılı itibariyle Bodrum, Antalya ve İzmir’e ilave olarak Dalaman’a giden tatilcilere de sunmaya başladı.