Oluşturdukları tenteli filosuyla uluslararası taşımacılıkta önemli bir atılım yaptıklarını vurgulayan Akyol Trans Genel Koordinatörü N. Levent Alpaslan, “Kısa süre içerisinde gerçekleştireceğimiz ciddi çekici ve dorse yatırımıyla uluslararası alanda genişleyen bir taşıma ağına sahip olmayı hedefliyoruz” dedi. 

Araç lojistiği alanında faaliyet göstermek üzere 1996 yılında Ali Akyol tarafından kurulan Akyol Trans, bugün deneyimli kadrosu, güçlü teknolojik altyapısı ve başarılı operasyonlarıyla sektöründe aranan iş ortakları arasında yer alıyor. 2014 yılında oluşturdukları tenteli filosuyla uluslararası taşımacılıkta önemli bir atılım yaptıklarını vurgulayan Akyol Trans Genel Koordinatörü N. Levent Alpaslan, “Şu anda 32 oto taşıma aracımız, 12 çekici ve 20 adet dorseye ek olarak dışarıdan kiraladığımız araçlarla lojistik sektörüne katkıda bulunuyoruz. Tenteli araçlarımızla oto taşımada sektörün amiral gemisi olan Ekol, Horoz, Omsan, Gefco gibi firmaların partneri konumundayız. Ayrıca taşıdığımız özel ve proje yükler tecrübemizi artırıyor. Özellikle Avrupa’da İtalya, Asya’da ise İran, Gürcistan ve Azerbaycan’a taşıma yapmak için gerekli altyapıya sahibiz. Kısa süre içerisinde gerçekleştireceğimiz ciddi çekici ve dorse yatırımıyla uluslararası alanda genişleyen bir taşıma ağına sahip olmayı hedefliyoruz” dedi. 

 

HASARSIZ TESLİMAT 

TERCİH EDİLİRLİĞİ ARTIRIYOR 

Teknolojik yatırımlara ciddi kaynak ayırdıklarının altını çizen Alpaslan şunları aktardı: “Teknoloji yatırımımız bize ciddi avantajlar ve tercih edilirlik kazandırdı. Bunu açıklamak gerekirse, yüzlerce aracınız olsa da önemli olan 1 koli ürün bile olsa teslim ederken müşteri memnuniyetidir. Ürünün zamanında, eksiksiz ve hasarsız teslim edebilmesidir. Özellikle uluslararası taşımacılarda hava, yol, gümrük, zaman, insan faktörü gibi çeşitli zorlukları deneyimli kadro, tecrübe ve teknoloji ile aşıyoruz. Gerek mal sahibinin gerekse alıcının bize 7 gün 24 saat ulaşabilme imkanı yaratmamız, anlık ürün lokasyon durumunu paylaşmamız operasyonlarımıza olumlu yansımaktadır. Bunun yanında hasar durumu açısından Türkiye’deki hasar oranı en düşük firmalardan biri olmamız ciddi avantajlar sağlamakta.” 

İthalat ve ihracatta yakalanan ivme sayesinde 2015’in olumlu geçen bir yıl olduğunu belirten Alpaslan, 2016’da ise Ortadoğu’da yaşanan karışıklıkların Avrupa’ya taşınmasının sektörü olumsuz etkilese de, İran’daki ambargonun kalkmasının pozitif yansımalarının olacağını söyledi. Alpaslan, “Gerek sektörümüzde gerekse kendi şirketimizde yılın ikinci çeyreğinden sonra tekrar olumlu havanın yakalanacağını düşünmekteyim. Ayrıca 2016, antrepoculuk alanında gerçekleştireceğimiz yatırımlar sayesinde bizim için önemli bir yıl olacak” dedi. 

 

AKARYAKITTA İNDİRİM SAĞLANMALI 

Sektörde yaşanan sorunlara da değinen Alpaslan şunları aktardı: “Bürokrasi ve sayısız evrak istenmesi bizleri operasyonel anlamında yavaşlatmaktadır. Türkiye lojistik anlamda oldukça stratejik ve üç kıtaya ulaşılabilirlik açısından dünyanın en önemli üç beş ülkesinden biri olmasına rağmen bu avantajı kullanabilmemiz için gerekli adımları hala atılmamıştır. Sektörümüzün en önemli gider kalemi olan akaryakıt fiyatlarının komşu ülkelerdeki fiyatların çok üstünde olması rekabet gücümüzü azaltmaktadır. Diğer yandan biz İtalya’da otoban kullanımı için 300 euroya yakın para öderken, bizim ülkemize gelen yabancı nakliyeciler otobanlarımıza 10 euro verip seferlerini tamamlamaktadır. Hükümetten en büyük beklentimiz nasıl tarladaki ürün için çiftçiye ucuz mazot veriliyorsa, aynı şekilde sektörümüze de ürünün taşıması sırasında ve ihracat yapan araçlar için mazot indirimi sağlanmalıdır. Böylece sektörümüzün rekabet gücü ciddi oranda artacak, istihdam ve ekonomiye ciddi katkılar sağlayacaktır.”