Türkiye ve İran’ın ekonomik ve ticari alanda yapacağı işbirliğinin bölgeye sosyal barışı ve ekonomik refahı getireceğini belirten DEİK Türkiye-İran İş Konseyi Başkanı Bilgin Aygül, lojistik alanda da ortak hareket etmelerinin her iki ülkeye de önemli kazanımlar sağlayacağını söyledi.
İran’ın mutlaka olmak istedikleri bir pazar olduğunu belirten İTT Logistics Genel Koordinatörü Muhammet Çil,“Kimyasal madde taşımacılığı alanında ciddi bir talep var. Biz de yatımlarımızı buna göre planlıyor ve çeşitli girişimlerde bulunuyoruz. İranlı firmalar ile partnerlik görüşmelerimiz sürüyor. Orta ve uzun vadede İran’da depolama ve taşımayla ilgili bir hizmet ağı kurmak istiyoruz” dedi.
İran’da yeni partnerlik anlaşmaları için çalışma yürüttüklerini açıklayan Batu International Logistics Yönetim Kurulu Başkanı Taner Ankara, “Avrupa’da olduğu gibi bu bölgede de önemli bir oyuncu olmak istiyoruz” diyor.
Ambargonun kalkmasıyla Türkiye hazır giyim ve konfeksiyon ihracatçıları İran’da ciddi bir atağa kalktı. 2016’da İran’a yıllık %313 artışla 38 bin 500 ton hazır giyim ve konfeksiyon ürünü sevk edildiğini vurgulayan İHKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi, büyüme ivmesinin artarak devam edeceğini söylüyor.
Ambargonun kalkması Türk-İran hattında lojistik alanda riskleri ve avantajları bir arada barındırıyor. Önümüzdeki dönemde Türkiye, doğru tedbir, politika ve yatırımlarla İran’ın batı ülkeleriyle ticaretinde güçlü bir transit ülke konumuna gelebilir. Diğer yandan Türkiye’nin gelecekteki taşımacılık stratejilerini belirlerken, ulaştırma altyapısına ciddi kaynak ayıran İran’ı bölgesel bir oyuncu olarak hesaba katması gerekiyor.
Türkiye’nin kimya ihracatında İran ilk 5 ülkeden biri arasında. İran’a ihracatın önümüzdeki dönemde artarak devam edeceğini vurgulayan İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamülleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Akyüz, bu pazar için karayolu sevkiyat maliyetlerinin rakip ülkeler ile fiyat açısından rekabet edilebilir seviyelere getirilmesinin yaşanan sıkıntıların giderilmesine katkı sağlayacağını söylüyor.
Underlining that Turkey and Iran are indispensible partners for the former to reach the Central Asian countries and for the latter to reach the European countries, Fatih Şener, Chair of the Executive Board of International Freight Forwarders Association, says that the application of the first in first out rule at the customs gates, discontinuation of the fuel price difference receipt from the Turkish vehicles, and doubling the daily number of border crossings at the Gürbulak-Bazargan customs gates will increase the number of the carriages.
Halihazırda 6 kıtada 70 ülkeye ihracat gerçekleştiren Ak-Kim, tüm tedarik zinciri süreçlerini ADR’ye uygun olarak yönetiyor. Yılda 500 bin tondan fazla kimyasal madde sevkiyatı gerçekleştirdiklerini ve bunun %80’i ADR kapsamında tanımlanan kimyasalların oluşturduğunu belirten Ak-Kim Planlama ve Lojistik Bölüm Yöneticisi Öznur İskefiyeli, rekabetçi fiyatlar sunsalar da ADR yönetmeliğine uygun şartları taşımayan lojistik firmalarını değerlendirmeye almadıklarını söylüyor.
Alışan Lojistik, tehlikeli ve kimyevi madde taşımacılığı sektöründe büyümeye ve bu alanı büyütmeye devam ediyor. Türkiye’de kimya sektöründe faaliyet gösteren büyük sanayi kuruluşlarının uluslararası nakliye konusunda tercih ettiği en önemli lojistik firmalarından biri olduklarının altını çizen Alışan Lojistik Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Damla Alışan, mevcut ve gelecekteki yatırım planlarını da tehlikeli ve kimyevi madde taşımacılığının tüm boyutlarını dikkate alarak planladıklarını aktarıyor
Tehlikeli maddelerin güvenli bir şekilde elleçlenmesi ve taşınmasını sağlayacak temel hukuki düzenlemelerin yapılarak uygulamaya konulduğunu, eğitim, sertifikasyon ve denetim alanında ise önemli çalışmaların yürütüldüğünü vurgulayan Tehlikeli Mal ve Kombine Taşımacılık Düzenleme Genel Müdür Vekili İzzet Işık, “Lojistik firmalarımızın iş süreçlerini ve yönetim anlayışını tehlikeli madde lojistiğinin gereklilikleri ışığında yeniden dizayn etmesi gerekmektedir” diyor.