Yazıcı’dan 'Yetkilendirilmiş Yükümlü Uygulaması' açıklaması
Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, yetkilendirilmiş yükümlü uygulamasını 1 Ocak 2013'ten itibaren başlatacaklarını bunun alt başlıklarının ise izinli gönderici ve ihracatta yerinde gümrükleme gibi faaliyetler olduğunu söyledi.
European Business Awards (Avrupa İş Ödülleri) Türkiye ödül töreninde konuşan Yazıcı, sanayici ve iş adamlarının uluslararası düzeyde gösterdiği başarıların kendileri için onur vesilesi olduğunu belirterek, "Dünya ekonomisinin tamamında özel sektörün yaratıcılığının ve dinamizminin çok büyük katkısı var. Türkiye'de biz büyümenin özel sektör eliyle gerçekleşeceğine inandık ve bütün icraatlarımızı bunun önemini gözeterek gerçekleştirdik. Ticaret, dünyaya yön veren, şekil veren bir güçtür" dedi.
İş adamlarının aynı zamanda Türkiye'nin yurt dışındaki sesi olduğunu dile getiren Yazıcı, şöyle konuştu:
"İş adamları kültürlerin birbirine dokunmasını sağlayan unsurlardır. Bu nedenle siz sanayici ve iş adamlarımızın hem ülke içindeki misyonunuz hem de uluslararası bağlarınız toplumun tamamını etkilemekte, yönlendirmektedir. Sizlerin uluslararası düzeyde kurduğunuz ticaret köprüleri aslında bir çeşit kültür köprüleridir."
Küresel ekonomik büyümenin IMF tarafından 2012 yılı için yüzde 3,3, 2013 yılı için yüzde 3,6 olarak tahmin edildiğine değinen Yazıcı şunları söyledi:
"Bu oranlar kriz öncesi dönemde görülen yüzde 5 civarındaki büyümenin oldukça altındadır. Gelişmiş ülkelerin 2012'de yüzde 1,3, 2013'te ise yüzde 1,5 ile potansiyelin altında büyümesi beklenmektedir. 2011'de yüzde 1,4 büyüyen Avro Bölgesi'nin 2012'de yüzde 0,4 daralması, 2013'te ise yüzde 0,2 büyümesi beklenmektedir. Bölge ekonomisi 2007'den bu yana yüzde 1,9 oranında küçülmüştür."
Yazıcı, Türkiye ekonomisine ilişkin olarak da şunları aktardı:
"Türkiye dünyada küresel krize en son giren, en erken çıkan ve kriz sonrası dönemde en hızlı toparlanan ekonomilerden birine sahiptir. 2002'de göreve geldiğimiz günden itibaren ekonomide çok önemli yapısal reformları hayata geçirdik ve ekonomiye büyük bir direnç kazandırdık. Diğer pek çok ülkenin aksine IMF'den destek almadan, kendi dinamiklerimizle, kendi insanımıza güvenerek bunu başardık.
Bakanlığımız verilerine göre, 19 Aralık 2012 itibariyle, ihracatımız 146 milyar 540 milyon dolar, ithalatımız 226 milyar 904 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir. Toplam dış ticaret hacmimiz 373 milyar 444 milyon dolardır. Şimdiden, orta vadeli planımızda 2012 yılı ihracat hedefi olarak öngördüğümüz 149,5 milyar dolarlık rakamı rahatlıkla aşabileceğimizi memnuniyetle görmekteyiz"
Türkiye'yi diğer ülkelerden ayıran en önemli unsurların güçlü Mali yapısı, bankacılık sistemi ve dinamik reel sektörü olduğunu ifade eden Yazıcı, şunları kaydetti:
"Türkiye, küresel krizde OECD ülkeleri arasında herhangi bir finans kurumuna kaynak aktarmak zorunda kalmayan tek ülkedir. AB üyesi ülkelerle karşılaştırıldığına kamu dengesi en iyi durumda olan ülkelerden biriyiz.
Bizim uzun vadedeki amacımız, sürdürülebilir bir ekonomik büyümeyi yakalamaktı, bunu da başardık. Biz son 10 yılda Türkiye'de istikrar ve güven ortamını sağladık. Özel sektörü, yatırımları, girişimi destekleyecek tüm adımları atmaya çalıştık ve bunu başardık. Özel sektörümüzü teşvik edecek ve müteşebbislerimizin önünü açacak politikaları bundan sonra da uygulamaya devam edeceğiz."
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı'nda yeni uygulamalar
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı olarak bütün çalışmalarının, eylem planlarının ekonomik hayatın aktörlerinin önünü açacak, onların rekabet gücünü artıracak, engelleri ortadan kaldıracak bir seviyeye varmalarını sağlamak olduğunu söyleyen Yazıcı, şunları anlattı:
"Bunu da şu cümle ile formüle ettik; 'Türkiye'yi ticaretin en kolay aynı zamanda en güvenilir yapıldığı bir ülke haline getirmek'. Bu ülkede üreten, satan, pazarlayan herkes faaliyeti en kolay, en güvenilir bir şekilde gerçekleştirebilecek.
Türkiye'nin, AB ülkeleri ile 1 Aralık 2012 tarihi itibariyle AB'nin yıllar önce uygulamaya başladığı ortak transit rejimine dahil olduğunu belirten Yazıcı,
"Artık Türkiye 27 AB üyesi ülke ile transit taşımacılıkta 1 Aralık'tan itibaren uğradığı güzergahlarda, gümrüklerde başka bir belge sunma ihtiyacı duymadan hareket noktasında elektronik ortamda ilettiği iletilerle ticari faaliyetini kesintiye uğramadan çok seri, güvenli bir şekilde gerçekleştirmeye başlamıştır" dedi.
Önümüzdeki hafta bir lansman gerçekleştireceklerini aktaran Yazıcı, "Bu lansmanda çok önemli projelerimizi kamuoyuna takdim edeceğiz. Bunlardan bir tanesi de yetkilendirilmiş yükümlü uygulamasını 1 Ocak'tan itibaren başlatıyoruz. Bunun alt başlıkları izinli gönderici ve ihracatta yerinde gümrükleme gibi faaliyetlerdir" diye konuştu.
1,2 milyar insan günlük 1 dolar olan açlık sınırının altında yaşıyor
Dünya ülkeleri olarak karşı karşıya kalınan çok önemli sorunlar ve çetin sınavların olduğuna değinen Yazıcı, "Yoksulluk, açlık, gıda güvenliği, kamu sağlığı, sosyal güvenlik ve işsizlik gibi sorunlar, küresel kriz süreciyle birlikte daha da ağırlaşıyor. Gelişmiş ülkelerde yaşanan sorunlar sadece Mali içerikli değildir" dedi.
21. yüzyılda tek tek ülkelerin, insanlar ve halkların dikkate alınmadan, insana insan olduğu için değer verilmeden, küresel ekonominin refaha ulaşamayacağını ve küresel barışın tesis edilemeyeceğini dünya görmek zorunda olduğunu vurgulayan Yazıcı, şunları belirtti:
"Dünyada 2 milyar 500 milyon insan, günlük 2 dolar olan yoksulluk sınırının altında yaşamaktadır. 1 milyar 200 milyon insan ise günlük 1 dolar olan açlık sınırının altında yaşamını sürdürmektedir. Her gün 50 bin insan yoksulluğa bağlı sebeplerden dolayı ölmektedir. Bu sayının 34 binini 5 yaşından küçük çocuklar oluşturmaktadır. Dünyada hala 1 milyar insan temiz su kaynaklarına erişimden yoksun. Dünya bu durumu görmezden geldiği müddetçe, hiçbir ülke kendi refahını sağlayamaz. Dünyanın bir tarafında, lüks alışveriş merkezlerinde, insanlar mağazadan mağazaya koşup sınırsız harcama yaparken, sınırsız tüketirken, dünyanın bir başka tarafında günlük 1 dolar dahi harcama yapamayan çok büyük bir kitle bulunmaktadır. Bu sürdürülebilir değildir.
Dünya, böyle bir hırsı, böyle bir sınırsız tüketim çılgınlığını daha uzun süre devam ettiremez. Enerjiyi, gıdayı, suyu, yer altı kaynaklarını daha fazla tüketme hırsının; bugün yaşadığımız tüm savaşların, çatışmaların, terörün, göçün, kirlenmenin, çevre felaketinin sebebi olduğunu da artık görmek zorundayız.
Meşhur Kızılderili atasözünü de burada bir kez daha hatırlatmakta fayda görüyorum. 'Son ırmak kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık öldüğünde, beyaz adam paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlayacak'..."
Yazıcı, OECD'nin açıkladığı Gelir Dağılımı Raporu'na göre Türkiye'nin tüm OECD ülkeleri içerisinde gelir dağılımını en hızlı düzelten ülke olduğuna dikkati çekerek, "Türkiye'de günlük 2,15 doların altında geliri olan nüfus kalmamış. 4,3 doların altındaki nüfus ise son 10 yılda yüzde 30,3'ten yüzde 2,79'a inmiştir" dedi.
Törende daha sonra ödüle değer görülen 19 şirketin sertifikaları, aralarında Bakan Hayati Yazıcı'nın da bulunduğu yetkililerce sahiplerine verildi.