Colin’s, 5.000 TEU ve 400 bin paketlik operasyonla lojistikte ölçeği büyütüyor
26/08/2025 - 12:43:00
Colin’s, 23 ülkedeki mağaza ağı ve online operasyonları için yıllık 500 tır ve 5.000 TEU konteyner taşırken, online kanalda 400 bin paket sevkiyatı gerçekleştiriyor. Denizyolu odaklı çözümlerle maliyet-hız dengesini sağlayan marka, depo otomasyonları ve veri analitiğiyle süreçlerini sürekli geliştiriyor.
Colin’s’in Türkiye’deki ve dünyadaki mağaza yapılanmasından, online operasyonlardan söz eder misiniz?
1983 yılında küçük bir konfeksiyon atölyesinde temellerini attığımız markamızla, 1986 itibarıyla başta Rusya ve Türk Cumhuriyetleri olmak üzere 38 yıldır faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Jean odaklı koleksiyonlarımızla herkesin tarzını yansıtabileceği, gençliğin enerjisini hissettiren sürdürülebilir ürünler sunuyoruz. Kalite anlayışımız doğrultusunda ürünlerimizde rengi, kumaşı, dikişi, dayanıklılığı ve duruşuyla fark yaratan seçeneklere yer veriyoruz.
Bugün 23 ülkede 600’den fazla mağazamız ve yaklaşık 6 bin kişilik ekibimizle çalışıyoruz. Her geçen gün büyüyen online operasyonlarımızda ise 23 satış kanalı üzerinden 7/24 hizmet veriyoruz. Rusya’da hazır giyim üretimi yapan ilk Türk firması olarak, yapay zekâ teknolojilerini planlama ve üretim süreçlerimizde kullanıyoruz. Böylece jean odaklı koleksiyonlarımızla modadaki hızlı değişimleri yakından takip ediyor, her döneme uygun, özgün ve tarz sahibi ürünler sunuyoruz.
ERP TABANLI ENTEGRE LOJİSTİK SİSTEMİ
Colin’s, tedarik zinciri, lojistik ve depolama alanlarında yurt içi ve yurt dışı operasyonlarını nasıl yönetiyor?
Colin’s’in global tedarik zinciri yapısı, tüm süreçlerini üretimden müşteriye ulaşana kadar kendi ERP yazılımımızla yönetebilecek şekilde tasarlandı. Yıllık üretim adetlerimize göre lojistik projeksiyonlarımızı hazırlıyor, gerekli bütçe ve kontratları planlıyoruz. Yurt içindeki Esenyurt/Kıraç Lojistik ve Dağıtım Merkezimizde, iç ve dış üretimlerimizi 2014 yılında devreye aldığımız sorter sistemleriyle depoluyoruz. Ardından tüm mağazalarımıza ve online müşterilerimize sevkiyat yapıyoruz. Yurt dışı üretimlerimizde ise iştirak ülkelerimizin iç lojistik ve gümrük süreçleri için global iş ortaklarımızla entegre bir yapı kurduk. Ayrıca her üretim ülkesinde anlaşmalı CFS depolarımız üzerinden buyer console uygulamalarıyla maliyet ve konteyner optimizasyonu sağlıyoruz.
Değişen müşteri beklentileri bu operasyonlarınızı nasıl etkiledi?
Son yıllarda artan hız talebi, e-ticaretin yaygınlaşması ve stok doğruluğu ihtiyacı, hem denizyolu taşımalarının daha çevik planlanmasını hem de liman sonrası dağıtım süreçlerinin optimize edilmesini zorunlu kıldı. Bu nedenle entegre depolama çözümleri ve esnek taşıma planlarıyla bu beklentilere yanıt veriyoruz.
Taşıma modları açısından bakıldığında, sürdürülebilir ve çevre dostu olması nedeniyle denizyolu taşımacılığına ağırlık veriyoruz. Bu yöntemle yüksek hacimli yükleri konsolide ederek maliyet etkin ve güvenli bir şekilde nihai noktalara ulaştırıyoruz.
DAĞITIM SÜREÇLERİNİ UÇTAN UCA DİJİTALLEŞTİRDİ
Dağıtım ve depolama süreçlerinizi iyileştirmeye dönük gerçekleştirdiğiniz altyapı ve teknoloji yatırımlarından söz eder misiniz?
Colin’s olarak hayalini kurduğumuz dağıtım merkezine 2014 yılında kavuştuk. Aynı yıl ilk sorter sistemimizi devreye aldık, 2017’de ikinci sorter’i ekledik. Pandemiyle artan e-ticaret talebine yanıt verebilmek için yeni sorter sistemleri ve inbound/outbound konveyör yatırımları gerçekleştirdik.
Türkiye’deki dağıtım merkezimizde 600 mağazamız için ürün toplama süreçlerini otomatik olarak gerçekleştirebiliyoruz. Fiziki güç gerektiren işlemleri teknolojik yatırımlar sayesinde minimuma indirdik. Ayrıca sevkiyat süreçlerimizi TMS (Taşıma Yönetim Sistemi) ile dijitalleştirerek araç rotalama, taşıyıcı takibi ve KPI raporlamalarını anlık olarak yapıyoruz.
Veriye dayalı karar alma süreçlerimizi geliştirmek için Power BI ve özel dashboardlar üzerinden performans takibi yapıyoruz. Depo içi verimlilik, taşıma süreleri ve hata oranları gibi metrikleri günlük olarak analiz ederek hızlı aksiyon alabiliyoruz.
Online ve offline olarak yılda yaklaşık ne kadarlık sevkiyat gerçekleştiriyorsunuz? Sevkiyatlarınızda en çok hangi taşıma modlarını kullanıyorsunuz? Geliştirilmesini beklediğiniz taşıma modları var mı?
Offline kanallarda iştirak ve tedarik ülkelerimizle birlikte yıllık yaklaşık 500 tır ve 5.000 TEU konteyner, online kanalda ise yaklaşık 400 bin paket sevkiyatı gerçekleştiriyoruz. Taşımalarımızın tamamı kolili olarak yapılıyor.
Operasyonel hız ihtiyacına göre tüm taşıma modlarını kullanıyoruz. Offline taşımalarımızda ağırlıklı olarak denizyolu taşımacılığı, online operasyonlarımızda ise hız odaklı express, uçak ve kargo taşımacılığı çözümlerini tercih ediyoruz.
Türkiye’nin denizyolu altyapısının her geçen yıl gelişmesi, tekstil lojistiğinde çevik ve ekonomik çözümler üretmemizi sağlıyor. Ancak demiryolu taşımacılığı, potansiyeline rağmen hâlâ yeterli yatırım desteğini görmüyor.
Colin’s olarak lojistik ve depolama alanlarında ne oranda dış kaynak kullanıyorsunuz? İş ortaklarınızı nasıl seçiyorsunuz?
Colin’s, global çözüm ortaklarıyla çalışarak hızlı, çevik ve ölçeklenebilir bir yapı oluşturuyor. Dış kaynak kullanımı özellikle denizyolu taşımalarında ve Uzak Doğu ülkelerindeki depo yönetiminde yoğun olarak tercih ediliyor.
İş ortaklarımızı seçerken sektörel deneyim, operasyonel kapasite, teknoloji altyapısı, hizmet kalitesi ve sürdürülebilir yaklaşıma verdikleri önemi dikkate alıyoruz. Onları sadece hizmet sağlayıcı değil, aynı zamanda gelişim ve inovasyon odağında yol arkadaşlarımız olarak görüyoruz. Özetle, “Denizi balıkla, karayı atla geçiyoruz; uçmak istediğimizde ise göçmen kuşların tepesindeyiz.”
Lojistik ajandanızda hangi başlıklar var?
Ajandamızda öncelikli olarak şu başlıklar yer alıyor: Gerçek zamanlı izlenebilirlik, veri analitiği destekli karar süreçleri, yüksek/düşük sezon kapasite yönetimi, last mile (son teslimat) çözümlerinde esneklik, sürdürülebilir uygulamalar ve karbon emisyonu azaltımı, depo otomasyonları ve verimlilik projeleri, ihracat-ithalat süreçlerinde dijital entegrasyon.
KAPASİTE VE DİJİTALLEŞME SORUNLARI SÜRÜYOR
Türk lojistik şirketlerinin tekstil lojistiğinde hizmet kalitesini nasıl değerlendiriyorsunuz? Lojistik süreçlerde yaşadığınız sorunlar ve çözüm önerileriniz neler?
Türkiye’de tekstil lojistiği alanında ciddi bir bilgi birikimi ve hizmet kalitesi oluşmuş durumda. Ancak bu kalite, süreçlerin dijitalleşme oranına, operasyonel istikrara ve müşteri odaklı esnekliğe göre farklılık gösterebiliyor. Bizim için en kritik iki unsur hız ve kalite. Buna rağmen sektörde bazı eksikler var:
•Dönemsel hacim dalgalanmalarında kapasite sorunları
•Tekstil özel taşıma ihtiyaçlarının yeterince karşılanmaması
•Depo içi manuel süreçlerde hata oranları
•Gümrük geçişlerinde dijital entegrasyon eksiklikleri
Global anlamda ise ülkeler arası gerginlikler ve krizler, dünya ticaretini doğrudan etkiliyor. Örneğin, Süveyş krizinde artan maliyetler ve geciken sevkiyatlar perakende sektöründe ciddi dengesizlikler yarattı. Bu tür krizler lojistik davranış biçimlerimizi sürekli değiştirmemize ve maliyet artışlarına neden oluyor. Bu da doğal olarak perakende maliyetlerini yükseltiyor ve alım gücünü zorluyor.
YAPAY ZEKÂ, RFID VE SÜRDÜRÜLEBİLİR ÇÖZÜMLER ÖN PLANDA
Tekstil lojistiğinde yeni trendlere de değinen Colin’s Global Lojistik ve Dış Ticaret Grup Müdürü Mehmet Uçkun, “Son dönemde sürdürülebilir lojistik, karbon ayak izi takibi, döngüsel ekonomi uygulamaları, RFID tabanlı stok yönetimi ve omni-channel lojistik çözümleri öne çıkıyor. Ayrıca yapay zekâ ile rota optimizasyonu, depo robotları ve dinamik sevkiyat planlamaları da gündemimizde. Beklentilerin hızla değiştiği bu sektörde müşteriye kulak vermek ve teknolojik gelişmelere uyum sağlamak büyük önem taşıyor” dedi.