Türkiye’nin ikinci büyük ihracat bölgesi olan Ege, Avrupa Birliği’ndeki ekonomik durgunluğa ve komşu ülkelerdeki siyasi krize rağmen ihracatta artış hızını yüzde 4’e yükseltti. 2011’deki 16 milyar 865 milyon dolar seviyesindeki ihracat rakamını geçen yıl 7 milyar 457 milyon dolara ulaştırmayı başaran bölgede birincilik ipini göğüsleyen kent ise İzmir oldu. 8 milyar 484 milyon dolarlık ihracat gerçekleştiren kenti, 4 milyar 314 milyon dolarla Manisa, 2 milyar 739 milyon dolarla Denizli izledi. Bunlarla birlikte Aydın 558 milyon 744 bin dolarlık, Balıkesir 480 milyon 131 bin dolarlık, Afyon 308 milyon 648 bin dolarlık, Uşak 181 milyon 53 bin dolarlık ve Kütahya ise 154 milyon 48 bin dolarlık ihracat gerçekleştirdi.
Sözkonusu ihracat rakamının 11 milyar 429 milyon dolarlık kısmına imzasını atan Ege İhracatçı Birlikleri’nin Koordinatör Başkanı Mustafa Türkmenoğlu, bölgenin ihracattaki en önemli sorununu ise lojistikte yaşadığını anlatıyor.

2012 yılında Ege Bölgesi’nde yıldızı parlayan sektörler hangileri oldu?
Ege İhracatçı Birlikleri’nin 2012 yılında gerçekleştirdiği 11 milyar 429 milyon dolarlık ihracatta 6 milyar 751 milyon dolarlık tutarla sanayi ürünleri ihracı büyük dilimi temsil ederken, tarım ürünleri ihracatı 3 milyar 735 milyon dolar, maden ürünleri ihracatı ise 942 milyon 800 bin dolar olarak kayıtlara geçti. Ege İhracatçı Birlikleri bünyesinde 12 ihracatçı birliğine baktığımızda Ege Bölgesi’nden en fazla ihracatı 1 milyar 733 milyon dolarlık ihracat rakamıyla Ege Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği gerçekleştirdi. İkinci sırada 1 milyar 164 milyon dolarlık ihracat rakamıyla Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği, üçüncü sırada ise 942 milyon 880 bin dolarlık ihracatla Ege Maden İhracatçıları Birliği yer aldı.
Ege Bölgesi’nin illerinin sektörler bazında yaptığı ihracat incelendiğinde ise İzmir’de en fazla ihracatı kimya sektörünün 1 milyar 747 milyon dolarlık tutarla gerçekleştirdiğini görüyoruz. Manisa’da 2 milyar 840 milyon dolarlık ihracat dilimiyle Elektrik-elektronik sektörü, Denizli’de 1 milyar 28 milyon dolarlık ihracat rakamıyla Hazırgiyim ve Konfeksiyon Sektörü zirveyi kimseye bırakmadı.

8 PAZARDA ÇITAYI YÜKSELTECEK
2013 için hedefler neler?
2013 yılı için Ege İhracatçı Birlikleri olarak 12.5 milyar dolar ihracat rakamına ulaşmayı hedefliyoruz. Bu hedefe ulaşmak için gelişmekte olan ekonomileri hedef pazarlar olarak görüyoruz. Japonya, Rusya, Hindistan, Brezilya, Güney Kore, Endonezya, Malezya ve Çin öncelikli hedef ülkelerimiz olacak.

İhracatçılar penceresinden değerlendirdiğinizde Ege Bölgesi lojistik açıdan ne tür fırsatlar sunuyor?  
Başta Ege Bölgesi olmak üzere Türkiye, sahip olduğu coğrafi konum ile büyük bir avantaja sahip olan sayılı ülkelerden biri olma özelliği taşıyor. Örneğin Avrupalı ithalatçıların, Uzakdoğu ülkelerine verdiği bir siparişin 6 aydan önce ulaşması zorken, Türkiye’den aynı ürün 21 gün içerisinde teslim edilebiliyor. Bu örnek bile, Türk ihracatçılarının büyümesi için yeterli bir neden. Dış pazarlara olan yakınlığımız hızlı teslimat ve küçük-orta hacimli siparişlerde Türk ihracatçısının bilgi ve tecrübesi vasıtasıyla ihracatımızı sürdürülebilir hale getirmek hedefimizdir. İzmir’in denizyolu taşımacılığında da avantajlı olabilmesi için İzmir Alsancak Limanı’nın dip taramasının yapılması gerekmektedir. Bu sayede büyük tonajlı gemiler İzmir Alsancak Limanı’ndan mal yükleme ve boşaltma şansına sahip olacaktır, okyanus aşırı ülkelere direkt yükleme yapma şansına erişecektir. Hava trafiğine bakacak olursak, Türk Hava Yolları’nın açtığı yeni hatlar sayesinde ihracatçılar dünyanın dört bir tarafına daha kolay ulaşabiliyor. Özellikle İzmir çıkışlı direkt uçuşlar Egeli ihracatçıların fuarlara katılmasında ve sektörlerini temsil edebilmelerinde büyük önem taşıyor.

Bölge ihracatçıları 2013 yılında lojistik açıdan hangi sorunların çözüme kavuşturulmasını istiyor?
İzmir Alsancak Limanı’na yapılacak yatırımların gecikmesi Ege Bölgesi ihracatçılarının en önemli sorunu olarak gündemdeki yerini korumakta. Alsancak Limanı’nın rıhtımının uzatılması, dip taramasının yapılması ve liman arkasındaki lojistik hizmetlerinin yapılabileceği alanların genişletilmesi sağlandığı takdirde Ege Bölgesi ihracatına büyük kaktı sağlayacaktır.
Öte yandan Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı'nca konteyner taşıyan kamyonların yüksekliği konusunda çıkarılan ve Mart 2013’e kadar ertelenen yönetmeliğin tamamen iptal edilmesi konteyner yüklemeleri için büyük önem taşıyor. Türkiye İhracatçılar Meclisi de bu konuda gerekli girişimlerini sürdürüyor.
2012 yılında Ege Bölgesi’nde, ihracattaki sorunlar Türkiye sorunlarından çok farklılık göstermedi. İzmir Alsancak Limanı’na yapılacak yatırımların gecikmesi Ege Bölgesi ihracatçılarının en önemli sorunu olarak gündemdeki yerini korumaktadır. Alsancak Limanı’nın rıhtımının uzatılması, dip taramasının yapılması ve liman arkasındaki lojistik hizmetlerinin yapılabileceği alanların genişletilmesi sağlandığı takdirde Ege Bölgesi ihracatına büyük kaktı sağlayacaktır.
Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı'nca Konteyner taşıyan kamyonların yüksekliği konusunda çıkarılan ve Mart 2013’e kadar ertelenen yönetmeliğin tamamen iptal edilmesi konteyner yüklemeleri için büyük önem taşımaktadır. TİM bu konuda gerekli girişimleri yapmaya devam etmektedir.
Ege İhracatçı Birlikleri üyelerinin ihracat gönderilerinde hangi modları tercih ettiğini incelediğimizde; 2011 yılında gerçekleştirilen 11 milyar 399 milyon dolarlık ihracatın 7 milyar 799 milyon dolarlık kısmı denizyolu ile gerçekleştirilirken, denizyolu ile gönderiler %68’lik dilimi oluşturdu. 3 milyar 317 milyon dolarlık ihracat karayolu ile alıcılara ulaşırken, Ege İhracatçı Birlikleri üyelerinin havayolu ile gönderileri 186 milyon 295 bin dolar, demiryolu ile gönderileri 86 milyon 196 bin dolar oldu. Lojistik sektöründe hizmet kalitesinin yükseltilmesi için Egeli ihracatçıların yoğun olarak kullandıkları İzmir Alsancak Limanı’nın dip taramasının ivedi bir şekilde yapılması, Alsancak Limanı’na okyanus ötesi gidebilen büyük tonajlı gemilerin yanaşabilmesine olanak tanıyacaktır. Bu sayede, ihracatçıların lojistik maliyetleri düşecektir. İzmir’den direkt Avrupa’ya uçuşlarla sınırlı seçeneğe mahkum olan Egeli ihracatçıların Avrupa’ya özellikle de ihracatımızın yoğun olduğu Almanya, İngiltere, Fransa, İtalya, İspanya gibi ülkelere direkt ulaşımını sağlayacak seferler hayata geçirilmelidir.

Bölgenizin lojistik alandaki avantajları yeterince değerlendirebiliyor mu? Bu konuda atılması gereken adımlar neler?
Başta Ege Bölgesi olmak üzere Türkiye, sahip olduğu coğrafi konum ile büyük bir avantaja sahip olan sayılı ülkelerden biri olma özelliği taşıyor. Örneğin Avrupalı ithalatçıların, Uzakdoğu ülkelerine verdiği bir siparişin 6 aydan önce ulaşması zorken, Türkiye’den aynı ürün 21 gün içerisinde teslim edilebiliyor. Bu örnek bile, Türk ihracatçılarının ihracatla büyümesi için yeterli bir neden. Dış pazarlara olan yakınlığımız hızlı teslimat ve küçük-orta hacimli siparişlerde Türk ihracatçısının bilgi ve tecrübesi vasıtasıyla ihracatımızı sürdürülebilir hale getirmek hedefimizdir.  İzmir’in denizyolu taşımacılığında da avantajlı olabilmesi için İzmir Alsancak Limanı’nın dip taramasının yapılması gerekmektedir. Bu sayede büyük tonajlı gemiler İzmir Alsancak Limanı’ndan mal yükleme ve boşaltma şansına sahip olacaktır, okyanus aşırı ülkelere direkt yükleme yapma şansına erişecektir. Hava trafiğine bakacak olursak, Türk Hava Yolları’nın açtığı yeni hatlar sayesinde ihracatçılar dünyanın dört bir tarafına daha kolay ulaşabiliyor. Özellikle İzmir çıkışlı direkt uçuşlar Egeli ihracatçıların fuarlara katılmasında ve sektörlerini temsil edebilmelerinde büyük önem taşımaktadır.