TLS Lojistik büyümede hız kesmiyor
21/11/2019 - 11:29:00
Her yıl çift haneli olarak büyüyen TLS Lojistik, 2019’u da %25 büyüme ve 680 milyon TL’nin üzerinde bir ciroyla kapatmaya hazırlanıyor. Bu yıl içinde Sağlık Baklanlığı’ndan aldıkları ruhsatla ilaç lojistiğinde önemli bir adım attıklarını vurgulayan TLS Lojistik İcra Kurulu Başkanı Altuğ Hacıalioğlu, Endüstri 4.0’dan aldıkları ilhamla dijitalleşme alanında önemli bir dönüşüm başlatırken, çevreye daha az zarar vermek ve karbon ayak izimizi azaltmak adına yeşil lojistik alanında da önemli çalışmalar yaptıklarını aktarıyor.
2000 yılında depo ve özel antrepo işleticisi olarak lojistik sektörüne adım atan TLS Lojistik, bugün depolama, dağıtım, antrepo, uluslararası kara, hava, deniz ve demiryolu taşımacılığı ile özel taşımalar olmak üzere, 6 ana alanda faaliyet gösteriyor. 1.000'in üzerinde yetişmiş ve alanında uzman insan kaynağı ile FMCG, otomotiv, enerji, maden, telekomünikasyon, sağlık sektörleri başta olmak üzere, ulusal ve çok uluslu dünyanın önde gelen marka ve şirketlerinden oluşan müşterilerine, pazarda rekabet avantajı sağlayacak entegre lojistik çözümler üretiyor. Küresel bir lojistik şirketi olma vizyonuyla 2011 yılında yatırımlarını uluslararası alana taşıyan şirketin, Hong Kong ve İngiltere’de ofisleri bulunuyor. Her yıl çift basamak büyüyerek % 100 Türk sermayeli öncü lojistik firmalarından biri olduklarını kanıtladıklarını belirten TLS Lojistik İcra Kurulu Başkanı Altuğ Hacıalioğlu, “TLS Lojistik olarak yeni marka ve yatırımlarımızla iş ortaklarımızın rekabet gücüne katma değer sağlamaya, çözüm odaklı lojistik şirketi olarak hizmet vermeye 18 yıldır devam ediyoruz. Esnek, hızlı karar alan ve verimliliğe odaklı bir lojistik şirketi olarak müşterilerimizin ana faaliyetlerine odaklanmasını sağlıyoruz” diyor.
5 YILDA 57 MİLYON USD YATIRIM
Gerçekleştirdiğiniz yatırımlar, mevcut filo gücünüz ve depolama kapasitenizden söz eder misiniz?
TLS Lojistik olarak son 5 yılda depolama hizmetlerimize 26 milyon USD, dağıtım hizmetlerimize 12 milyon USD, demiryolu hizmetlerimize 10 milyon USD, teknolojik altyapımıza 6,5 milyon USD ve farklı alanlara 2,5 milyon USD olmak üzere toplamda 57 milyon USD’ye ulaşan bir yatırım gerçekleştirdik. Depolamada 220 bin metrekare alana ve 400 bin palet kapasiteye sahibiz. Toplam depo sayımız ise 10. Filomuzdaki araç sayımızı arttırmak için 2019 yılında toplamda 100 araçlık ilave bir anlaşma yaptık. Filomuzda şu an 350 araç bulunuyor.
2019 yılı TLS Lojistik için nasıl geçiyor? Bu yıl için hedeflerinizi öğrenebilir miyiz?
Yılın ilk yarısına önemli markaları portföyümüze ekleyerek başladık ve mevcut müşterilerimizin de kontratlarını yeniledik. Süreçleri tamamlanan ve yılın ikinci yarısında uzun vadeli sözleşmelerle portföyümüze dahil olan önemli markalar var. Uzun vadeli sözleşmelerle daha sürdürülebilir, riski düşük yatırımlar yapmak niyetindeyiz. TLS Lojistik olarak hem yurtiçinde hem de uluslararası marketlerde güncel ekonomik verileri göz önünde bulundurarak emin adımlarla ilerliyoruz. 2019 yılını, güçlü bir büyüme performansı göstererek her yıl olduğu gibi pasta payımızı daha da arttırmış olarak yaklaşık %25 büyüyerek 680 milyon TL’nin üzerinde ciroyla kapatacağız. Geçtiğimiz yılda olduğu gibi bu yıl ve önümüzdeki yıl en yüksek büyüme oranımız depolama hizmetlerimizden gelecek. Ayrıca yurtdışında büyüme çalışmalarımıza, araç yatırımlarımıza da hız kesmeden devam edeceğiz. 2020 yılında da güçlü bir büyüme performansı göstermeye hazırız.
ECZA DEPOSU RUHSATI ALDI
Bu yıl içinde sağlık lojistiğine yönelik gerçekleştirdiğiniz yatırım hakkında bilgi verir misiniz?
Yılın ilk yarısında bizi en çok heyecanlandıran; medikal beslenmede öncü global markalardan olan müşterimize sunduğumuz hizmetler için tüm yasal gereklilikleri yerine getirerek Sağlık Bakanlığı tarafından ruhsatlandırılma sürecini başarıyla tamamlamamız oldu. 500.000 euroluk yatırım ile çok kısa sürede hayata geçirdiğimiz erişkin, pediatri ve metabolik hastalık alanlarına ve özel klinik beslenme ürünlerine yönelik “İyi İmalat” ve “İyi Depolama” uygulamaları kapsamında T.C. Sağlık Bakanlığı, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’nca onaylı “Üretim Yeri”nde hizmetlerini sürdürmeye uygun depolama hizmeti vermeye başladık.
Sağlık sektöründe tedarik zincirini yönetmek, yenilik ve teknolojiye açık olarak sürekli gelişime odaklanıp, yoğun bir özveri ile çalışmak ve güvenlik demektir. Ürünün ilk depoya girişinden itibaren izlenebilirlik; yüksek teknoloji kullanımı ile TLS Lojistik Üretim Yeri’nde hassasiyetiyle takip edilmektedir. Giriş sürecinde okutulan tüm karekodların Sağlık Bakanlığı’na eş zamanlı bildirimi yapılmaktadır. Benzer şekilde sipariş ile sevk edilen tüm karekodların da Sağlık Bakanlığı ile entegre çalışan sistem üzerinden bildirimi yapılarak izlenebilirliği sağlanmaktadır. Karekod etiketleme ve Sağlık Bakanlığı bildirim süreçlerinde robotik sistemler kullanılarak teknolojinin sunmuş olduğu yüksek verimlilikten faydalanılmaktadır.
TLS Lojistik; ölçeklenebilir, yenilikçi ve özelleştirilmiş tedarik zinciri çözümleri önerme yeteneğine sahiptir. Düzenleyici standartlara uygunluk söz konusu olduğunda; sektörün önde gelen danışman firmaları ile yapılan ortak çalışmalar sayesinde; lojistik uzmanlığımızı kalite yönetim sistemlerimiz kapsamında, müşterimizin kalite gereklilikleri ve yasal gereklilikler ile buluşturup, T.C. Sağlık Bakanlığı’nca yapılan ilk denetimden başarıyla çıkarak ruhsatlandırma sürecini tamamlamış olmanın gururunu yaşıyoruz. Müşteri ürününün hassasiyeti, güvenliği ve itibarı TLS Lojistik için çok önemlidir. Depolanan ve katma değerli hizmetlere tabi olan oldukça hassas ve tipik olarak pahalı olan ürün ve tıbbi cihazlar göz önünde bulundurulduğunda; tedarik zincirinde ve standart operasyon prosedürlerinde verimliliği arttırmak daha kapsamlı yaklaşımlar ile optimize çözümler sunarak gayretli bir çalışma ve sürdürülebilir bir kalite sistemi ile mümkün olmaktadır.
Endüstri 4.0 ve Lojistik 4.0 alanında ne tür çalışmalar yürütüyorsunuz?
Endüstri 4.0 ile birlikte dijitalleşme en önemli gündem maddemiz olmuş durumda. Endüstri 4.0’dan aldığımız ilhamla TLS’yi yeni bir dönüşüme hazırlamak için var gücümüzle çalışmaya başladık. İlk odağımız olan depolama hizmetlerinde robotik ve otomasyon çözümleri tedarik zincirinin kritik süreçleri için vazgeçilmez araçlar. Endüstri 4.0 kavramının getirdiği akıllı ve otonom ekipmanlar, ihtiyaca göre karar verme ve kaynak verimliliği açısından büyük kazanımlar getiriyor. TLS Lojistik, müşteriler için esneklik ve değer yaratma odaklı yaklaşımını Ar-Ge ve inovasyon süreçlerinde de izliyor. Müşterilerine rekabet üstünlüğü sağlayacak şeffaf, izlenebilir ve akıllı lojistik operasyonlar sunulması vizyonuyla hareket eden TLS’de inovasyon ve Ar-Ge faaliyetleri; esneklik, yaratıcılık, analiz, stratejik planlama, işbirliği, kalite, sürekli iyileştirme yetkinliklerini öne çıkaran çok disiplinli insan kaynağı ile gerçekleştiriliyor. Bu bağlamda, verilerin şeffaf olarak erişilebildiği donanım ve yazılım altyapısının hazırlanması, sistemlerde tutulan büyük verinin analizi ve karşılaştırılmasını sağlayan izlenebilir bilgi ekranları, veri analitiği, optimizasyon ve gelişmiş kestirimci algoritmalar ile akıllı karar mekanizmaları konusunda yaratıcı inovasyon projeleri geliştiriyor ve uyguluyor.
YÜZÜNÜ YEŞİLE DÖNDÜ
Yeşil lojistik uygulamalarınızdan bahseder misiniz? Bu alandaki faaliyetlerinizde intermodal taşımaların önemi nedir?
Tedarik zincirinin tüm aşamalarında yeşil bir strateji geliştirmek TLS Lojistik için bir gereklilik haline gelmiştir. TLS Lojistik olarak; çevreye daha az zarar vermek ve karbon ayak izimizi azaltmak adına; araçlarımıza gürültü ve ses önleyicilerin takılması, çevre dostu araçların kullanılması, paketlemede plastik malzeme yerine geri dönüşümlü malzemelerin kullanılması, TLS Hatıra Ormanı projemiz ve personelin bu alanda eğitilmesi gibi birçok uygulamamız bulunmaktadır. Tedarik zincirimizdeki yeşil lojistik uygulamalarımızın yanı sıra; enerji tasarruflu aydınlatma, doğal ışık, akış hızı düşük su tesisatı, beyaz tavan sistemi, yağmur sularının toplanması ve geri dönüşüm programı gibi özelliklere sahip tesisler tasarlanması, var olan tesislere yapılacak bu gibi çevre dostu uygulamaların çevreye verilen zararı en aza indirgeyeceğini düşünüyoruz. İntermodal taşıma modeli ile karayolu taşımacılığı kıyaslandığında %80’e varan daha az karbondioksit salınımı gerçekleştiğinden çevre dostu bir taşıma türü olduğunu ve yeşil bir dünya için büyük önem arz ettiğini söyleyebiliriz. Bu doğrultuda intermodal taşıma modeli ile birlikte ormanlarımızın yok olması engellenip, gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakılabilir.