Doğruer Lojistik modanın anavatanında podyuma çıkıyor
Türk tekstil sektörünün daha da ileri gidebilmesi ve yurtdışındaki pazar payını artırabilmesi adına elini taşın altına koyan Doğruer Lojistik, Avrupa’nın hemen her noktasına hizmet vermekle birlik ihracat yüklemelerinde Fransa, Almanya ve Benelux ülkelerine yoğunlaşıyor. Taşımalarını genellikle karayolu ile gerçekleştiren, teslim sürelerinin el verdiği projelerde multimodal çözümlere de yönelen şirketin ayrıca Uzakdoğu’dan denizyolu ile tekstil taşıması hizmeti verdiği müşterileri de bulunuyor.
Avrupa’ya karayolu ile gerçekleştirdikleri yüklemelerin %75’inin koli, %25’inin ise askılı yüklemelerden oluştuğunu söyleyen Doğruer Lojistik Genel Müdürü Cüneyt Doğruer, son dönemde Fransa ihracat hacimlerinde de hatırı sayılır bir artış kaydettiklerine dikkat çekiyor. Doğruer, ülkedeki mevcut müşteri portföylerini yeni anlaşmalarla genişletmeyi planladıklarını da vurguluyor.
Doğruer’in tekstil lojistiği alanındaki çözüm yelpazesi, yurtdışı yapılanması ve mevcut altyapısı hakkında bilgi alabilir miyiz?
Doğruer Lojistik olarak Avrupa’da muhtelif hazır giyim markalarına koli ve askılı taşıma hizmeti vermekteyiz. İhracat ağırlıklı çalışmalarımızda müşterilerimize İstanbul’da faaliyet göstermekte olan depomuzda stok kontrol, konsolidasyon, istendiği taktirde kalite kontrol ve onarım hizmeti de verebilmekteyiz. Uluslararası tekstil taşımalarında müşterilerimiz malzemelerin Türkiye’de imalattan çıkış noktasından, Avrupa’da mağazalara dağıtım aşamasına kadar hızlı bir servis, kusursuz yükleme ve 0 erişilebilirlik talep etmekte. Bu doğrultuda malzemelerin takibi imalatın son aşamalarında başlıyor ve tüm süreç boyunca kesintisiz olarak devam ediyor.
Tekstil lojistiğinde yurtdışındaki alıcı firmaların isteklerine cevap verebilmek kadar imalatçı firmaları da yakından tanımak, karşılaşılabilecek olası problemleri bilmek ve çözüm üretebilmek adına üzerimize düşeni yapmak durumunda olduğumuzu düşünüyoruz. Bu doğrultuda depo ve filo yönetimi konusunda konusuna hakim, tecrübeli personelimiz ile hizmet veriyoruz. Yurtdışında da Türkiye’de verdiğimiz hizmetleri sürdürebilmek adına, tekstil lojistiğinde deneyimli, depolama ve dağıtım hizmetleri ile bulundukları ülkelerde her konuma, en hızlı şekilde ulaşabilecek firmalarla ortaklık yapıyoruz. Çalışmalarımız süresince, mevcut iş akışları üzerinde süreçleri daha da hızlandırmak ve hizmet kalitesini arttırabilmek adına gözlemlerimiz ve önerilerimizi müşterilerimiz ile paylaşarak süreçlerin sürekli iyileştirilmesinde aktif bir rol oynamaya özen gösteriyoruz.
YURTDIŞINDA YENİ ORTAK ARAYIŞINDA
Tekstil lojistiği operasyonlarınızın toplam cironuz içinde nasıl bir yeri var? Bu oranı artırmak için önümüzdeki dönemde hayata geçirmeyi planladığınız yatırımlar var mı?
Tekstil lojistiği, Doğruer’in Avrupa taşımalarındaki cironun %30’unun üzerinde bir hacmi teşkil ediyor. Mevcut müşterilerimizin artan hacimlerine paralel olarak ve portföyümüze eklemeyi hedeflediğimiz yeni müşteriler ile bu hacmi artırmayı düşünüyoruz. Bu doğrultuda yurtdışındaki partnerlerimizin de katılımıyla yurtdışı pazarlama faaliyetlerine ağırlık veriyoruz, yeni ortaklıklar için görüşmelerimizi sürdürüyoruz. Artan iş hacmi doğrultusunda planladığımız lojistik yatırımlarımız da mevcut.
Rekabetin her geçen gün kızıştığı tekstil sektöründe müşterilerinize hangi alternatif çözümler ve rotalarla destek oluyorsunuz?
Türkiye’yi Avrupa ve bölge ülkelerinde tekstil sektöründeki rekabette ileri taşıyan unsurların başında üretim kalitesi ve hızı bulunmakta. Doğruer olarak bizler de imalatçılarımıza, süreçlerin mümkün olduğunca hızlı, bilgi akışının sürekli ve eksiksiz, teslimatların zamanında ve müşterinin istediği standartlarda olmasını sağlayarak destek olmaya çalışıyoruz. Rekabetin en yoğun yaşandığı şu dönemde Türk tekstil sektörünün ilerlediği yeni pazarlarda da lojistik sektörü olarak bizlerin süre ve maliyet anlamında optimum çözümler üretebilmemiz gerektiğini düşünüyoruz.
COĞRAFİ DAĞILIMDAKİ DENGESİZLİK LOJİSTİK SÜREÇLERİ ZORLAŞTIRIYOR
Tekstil sektörünün önde gelen temsilcileri bugün Portekiz’e sevkiyatın Ardahan’dan daha kolay olduğuna işaret ederek, yurtiçi taşımalarda yaşanan sorunlara dikkat çekiyorlar. Sizce tekstil sektörü cephesinde yurtiçi taşımalarda yaşanan sorunların kaynağı nedir ve bu süreç nasıl aşılabilir?
Bu maalesef yerinde bir tespit ve yurtiçi taşımalarda yaşanan sorunların başlıca sebebinin sanayinin ülkemizdeki coğrafi dağılımının dengesizliği olduğunu düşünüyorum. Ayrıca ülkemizin doğusunda bulunan illerin İstanbul’a uzaklığının, Avrupa’da birçok lokasyonun İstanbul’a uzaklığından daha fazla olduğunu da göz önünde bulundurmak gerekli. Sonuç itibarıyla yurtiçi lojistikte çözümler hareketliliğe paralel olarak üretebilir ve yatırımlar yurt çapında yaygınlaştıkça karşılaşılan lojistik sorunların önüne geçilebilecektir. Tekstil lojistiğinde ihracat çıkışlarının İstanbul’da yoğunlaşması nedeniyle Anadolu’da karşılaşılan zorlukların kısa vadede farklı çıkış noktaları kullanılarak aşılabileceğini düşünüyoruz.