Tırsan Treyler Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Nuhoğlu ve Yönetim Koordinatörü Ayşenur Nuhoğlu, 23 Aralık’ta İstanbul’da Asia Princess Hotel’de düzenlenen basın toplantısında Tırsan’ın yeni logosunu tanıtırken, 2015 yılını değerlendirip, 2016 yılı hedeflerini açıkladılar. Yaptığı değerlendirmede 2015’in tüm sektörler açısından zor bir yıl olduğunu söyleyen Tırsan Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Nuhoğlu, 2015 yılını toplamda 9 bin satışla kapatacaklarını söyledi. Sektörün kanayan yarası merdiven altı sorununa da değinen Nuhoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu seneyi 6 bin yurtiçi ve 3 bin yurtdışı olmak üzere 9 bin satışla kapatırız. Ağırlığımız tenteli treylerde oldu. Türkiye’deki 6 firmaya göre pazar payımız arttı, ama merdiven altı tabir ettiğimiz firmalar da pazar payını artırdı. O yüzden aynıyız. Standartların oluşmaması, denetim eksikliği, yatırımcıyı mağdur ediyor. Kayıt dışı devam ediyor, ama 0 önlem alınabilir. Sadece kamuda entergrasyon ve koordinasyona ihtiyaç var. Otoriteler yan yana gelip düzenlemeleri birbirine aktarırlarsa, hem vergi kaybı olmayacak hem yatırımcı mağdur olmayacak hem de standartlar yükselecek ve haksız rekabet ortadan kalkacaktır. Merdiven altının en çok olduğu damper segmentidir ve iki firma bu yüzden kapanmak zorunda kaldı.”

 

4 BİN 500 ADET İHRACAT HEDEFLİYOR 

2016 yılında ise öncelikli hedeflerinin yurtdışında büyümek olduğunu dile getiren Çetin Nuhoğlu, 3 bin olan ihracat sayısını 4 bin 500’e çıkarmayı amaçladıklarını kaydetti. Nuhoğlu, “Birinci Pazar olan Almanya ve Avrupa’nın 3. büyük pazarı haline gelen Polonya’ya ihraç edilen treylerlerin 0’ü Kassbohrer olarak biziz. Geçen seneye göre bu sene %7 büyüdük. Yeni bayilikler konusunda ise çalışmalarımız devam ediyor. Son 4 yıldır ciddi ürünlerimiz piyasaya çıktı ve devam edecek” diye konuştu. Nuhoğlu, Rusya krizine ilişkin ise şunları söyledi: “Belirsizlik yönetilemez. Belirsizliği riske çevirip ve risk yönetilebilirliği kavramı vardır. Rusya artık bir risktir. Umarız kısa dönemde biter. Zaten Rusya, Almanya’dan ihraç edilen yerimizdi ve onu yönetmek durumundayız. Lider şirketlerin böyle bir misyonu vardır.”

Müşteri memnuniyetine çok önem verdiğini anlatan Nuhoğlu, bu konuyla özel olarak bizzat ilgilendiğini dile getirdi. Nuhoğlu, “Her hafta 250 tane aramanın sonuçları bana verilir. ALOTIR hattı aracılığı ile her hafta 250 ayrı adres aranır ve kayıt altına alınır ve bana rapor olarak verilir. Benim en önem verdiğim konu müşteri memnuniyetidir. Zaten 38 yıldır liderlik böyle oluyor” ifadelerini kullandı.

 

AVRUPA’DA BÜYÜMEYE ODAKLANIYORUZ

Tırsan Yönetim Koordinatörü Ayşenur Nuhoğlu ise yaptığı sunumla Tırsan’ın 38 yılda geldiği noktayı anlattı. Çalışmalarını; başarma gücü, uzmanlık, güvenilirlik, sorumluluk ve bağlılık olmak üzere, 5 değere göre yürüten Tırsan’ın bugün global bir marka haline geldiğini vurgulayan Nuhoğlu, 1993’te Kartal fabrikasından Adapazarı’na taşındıklarında 3.500 adet olan üretim kapasitelerini bugün 20 bine çıkardıklarını söyledi. 2015’in zor bir yıl olduğunu vurgulayan Nuhoğlu, şunları aktardı: “2015 yılı zor geçti, fakat Türkiye pazarında TREDER ve TAİD verilerine göre, %34 pazar payı ile açık ara liderliğimizi koruduk. En önemlisi ise, liderliğimizi Avrupa’ya taşıyor olmamız. Biz Avrupa’da büyümeye odaklanıyoruz. Bizim hedef pazarlarımız var. Avrupa pazarlarında trafiğe kayıt adetlerimizi ilk 11 ayda, bir önceki yıla göre %63 oranında artırdık. Polonya’da akaryakıt tankerinde %27 pazar payı ile lider olduk. Hollanda’da hava kargo kutu pazarında liderliğimizi sürdürürken, adetlerimizi %56 oranında yükselttik. Almanya ve Polonya’ya ihracat gerçekleştiren tek Türk treyler üreticisi olduk. Ciromuzun 1.9’unu Ar-Ge’ye ayırıyoruz. Patent sayısında Türkiye’de ilk 10’unun içindeyiz. Bu zamana kadar da 59 patent başvurusu yaptık.”

 

LİDER OLMANIN KOLAY YOLU YOKTUR

Ayşenur Nuhoğlu, yeni Tırsan logo ve web sitesini tanıtırken, “Yapmış olduğumuz çalışmaları hayata geçirirken öncelikle kendimize şu soruları sorduk, Nereden geldik?  Nereye gidiyoruz? Tısan’ın başarıları ve hedefleri neler? Bu bağlamda baktığımızda bu seneki liderlik sloganımız, “Dile Kolay Tam 38 Yıl”. Hepimiz biliyoruz, lider olmanın kolay yolu yoktur, biz de bu düşünce ile yola çıktık. Buna paralel olarak bugünden itibaren yenilediğimiz web sitemizde, Ar-Ge’ye yaklaşımımızı, üretim tesislerimizi, muazzam büyüklükteki ürün gamımızı ve geçmiş başarılarımızın arkasında yatan davranışlarımızı inceleyerek tanımladığımız değerlerimiz, vizyon ve misyonumuzu görüyor olacaksınız” açıklamasında bulundu.

 

TÜRK- ALMAN ÜNİVERSİTESİ’NE DESTEK 

Tırsan üniversiteler ile birlikte yürüttüğü iş ortaklarına bir yenisini ekledi. Tırsan, Türk-Alman Üniversitesi (TAÜ) ile otomotiv, Ar-Ge yatırımları ve akademik anlamda geleceğe dair yeni projelerde birlikte yer almak ve lojistik sektöründeki ihtiyaçlara yeni çözümler üretmek adına protokol imzaladı. İmza töreninde konuşan Tırsan Treyler Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Nuhoğlu, şunları belirtti: “Bizler bugün burada, Türkiye’deki treyler sektörünün ve lojistiğin geleceği konusunda beraber neleri geliştirebiliriz, uzun vadede katma değer yaratabilecek hangi alanlarda çalışabiliriz sorularını cevaplamak için bir araya geldik. En büyük ticari partnerimiz, en fazla taşımayı yaptığımız ve uluslararası nakliye konusunda işbirliği geliştirdiğimiz ülke Almanya’dır. Biz de 1996 yılından beri Almanya’da da üretim yapan bir şirketiz. Hedeflerimiz, Türkiye’de sürdürdüğümüz liderliğimizi Almanya’da da sürdürebilmektir. Bu anlamda da bu işbirliğini Tırsan için en önemli bir dönemi olarak adlandırıyorum. TAÜ hem Tırsan’a hem de sektörümüze ve lojistik firmalarımıza çok önemli katkılar sağlayacaktır.” 

Türk-Alman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Halil Akkanat da, “Ne yazık ki, Türkiye’de üniversite-sanayi işbirliği hep kişisel çalışımlarla sınırlı bir şekilde yönetilmiş. Biz bu işbirliğinin kişilerden bağımsız kurumsal bir yapı hedefliyoruz. Zaten iki devlet arasındaki anlaşmada da bu üniversitenin temel amacı olarak bu belirtilmiştir” dedi. 2013 yılında öğrenci alımlarına başlamadan önce Türkiye’deki büyük şirketlerin yöneticileri ile görüştüklerini ve onlardan ‘nasıl bir mezun, nasıl bir çalışan istiyorsunuz’ sorusuna cevap aradıklarını anlatan Akkanat, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ortaya çıkan bu veriler sonucunda eğitim organizasyonu yapıldı. 50’ye yakın firmaya Tırsan’a sunduğumuz gibi bu anlaşmayı önerdik. Bunların yüzde 95’i Türk-Alman ortaklı firmalarından oluşuyor. Bizim üniversite-sanayi işbirliği konusunda Türkiye olarak çok geniş bir tecrübemiz yok. Ama Almanya’nın bu konuda çok geniş bir tecrübesi var. Bizim nihai hedefimiz Almanya’nın bu konudaki tecrübesini Türkiye’ye yansıtmaktır. Öğretim üyelerimizin en az yüzde 30’ununAlmanya’dan gelmesi zorunlu. Ayrıca üniversitemizde yüksek lisans düzeyinde lojistik eğitimi de verilecek.” 

Türk-Alman Üniversitesi Koordinatörü Prof. Dr. İzzet Furgaç da yaptığı açıklamada, “Bu gerçekleştirmek istediğimiz üniversite-sanayi işbirliği koordinasyonunu 33 Alman üniversitesi ile birlikte yapıyoruz” dedi. Türk-Alman Üniversitesi Destekleme Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Emre Can ise şunları anlattı: “Bugün üniversitemiz için çok önemli bir gün. Üniversitemizin yanında modern ve butik bir teknoparkımız olacak. Bu teknoparkta çok önemli projelere imza atacağız. Hep bahsedilen Türkiye’nin orta gelir tuzağından teknoparkla kurtulacaktır. Asıl hayalimiz Türkiye’nin Kore projesi gibi artık bir şeyler bulması. Çok büyük Alman firmalarının buraya gelmesi için çalışıyoruz. 2018’de teknoparkı faaliyet göstermeye başlayacak. Tırsan, bu teknopark daha yokken varız dedi. Türkiye’de Almanca eğitim veren 38 lise var. Bizim bu liselerden mezun olanlara özel bir kontenjanımız var. Hukuk fakültesi hariç tüm bölümlerde dil Almanca. Hukuk’ta da %30 Almanca, %70 Türkçe olacak. Bizden mezun olanların iş kaygısı olmayacak. Sadece Türkiye’de değil, dünyada iş kaygısı olmayacak.”