e


PAN Lojistik’ten deneyim ve global know-how gücüyle JIT çözümler
Otomotiv lojistiğinde uzmanlaşan PAN Lojistik, “Spare Parts Logistics” servisleriyle sürdürülebilir çözümler sunuyor. Otomotiv OEM ve satış sonrası yedek parça taşımalarında yıllar içinde bölgesel deneyim ve global bir know-how kazandıklarını vurgulayan Pan Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Gülriz Kantek, “Yedek parça lojistiği  odaklı, zaman ve maliyet avantajlı, ‘hayır’ın cevap olmadığı, sürdürülebilir çözüm üretmek temel amacımız” dedi. 




PanKurulduğu 1997 yılından itibaren otomotiv yedek parça taşımacılığını ana hizmet alanlarından biri olarak belirleyen PAN Lojistik, yıllar içinde edindiği tecrübenin üzerine inşa ettiği Spare Parts Logistics servisiyle OEM sektörüne sürdürülebilir çözümler üretiyor. Pan Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Gülriz Kantek, otomotiv yan sanayine yönelik geliştirdikleri hizmetlerin serüvenini şöyle anlattı. 
 
PanÜRETİM BANTLARINI AUTOLOG SERVİSİYLE BESLEDİ 
 
Gülriz Kantek, 2000 yılında Autolog servisini, o dönem nerdeyse yüzde 96 oranında ithal yedek parça ile montaj üretimi yapan sektörün son dakika siparişlerinde, stok yönetimi aksaklıkları nedeniyle oluşan yedek parça eksikliklerine cevap vermek ve üretim bandının durmaması için JIT (Just in Time) çözümler üretmek üzere geliştirdiklerini söyledi. “Bu beklenti doğrultusunda yolcu beraberi taşıma, helikopter ile havalimanından fabrikaya teslimat, uçak kiralamak ve en üst segment hızlı hava taşıması hizmetlerini 7/24 verebilecek şekilde Autolog servisimizi dizayn ettik” diyen Kantek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Birkaç yıl içinde gelişen Türkiye OEM koltuk, kumaş, karoseri vb. yedek parça üretimlerinin ihracatı sırasında, olası hammadde ithalatına veya kalite sorunlarına bağlı oluşan gecikmelerden dolayı yoğun hava kargo hizmetine ihtiyaç duyulmaya başlandı. O dönemin Almanya, Fransa, İspanya, İngiltere, Portekiz ve kısmen İtalya en büyük pazardı ”  
 
HAVA KARGO TAŞIMALARINDA DEĞİŞİM YAŞANDI 
 
2005 yılına kadar Avrupa merkezli olan otomotiv hava kargo taşıma ihtiyacının, Avrupalı otomotiv üreticilerinin Kuzey Afrika’daki yan sanayi yatırımlarına paralel olarak bu bölgeye kaymaya başladığını söyledi. Ayrıca  bu yıllarda Türk tedarikçilerin, stok kontrol ve üretim planlaması, satış vs. tüm süreçlerini bütün olarak kontrol eden entegre  programları kullanmaya başladığını hatırlatan Kantek, o dönemde enflasyon muhasebesine geçilmesi ve ekonomik yapıdaki olumlu gelişmelerin, belli miktarda stok ile çalışılmaya başlanması da  JIT (Just in Time) hava kargo yedek parça ihtiyaçlarını azalttığını aktardı. 
2008 yılı krizinde ciddi anlamda etkilenen dünya otomotiv pazarının, maliyet odaklı olarak Uzak Doğu’ya kaymaya başladığını belirten Gülriz Kantek, “Avrupa’da kapanan hatların, Türkiye’ye taşınması, Uzak Doğu’dan yeni modellerin kalıplarının tedariği, artan Türk üretim kalitesiyle gelen OEM yedek parça  ihracatı ve buna bağlı olarak Türkiye otomotiv üretiminde ithal girdi oranının azalması, hava kargo taşıma süreçlerini başka bir boyuta taşıdı. Bu sırada satış sonrası yedek parça operasyonu, ithal orta sınıf araçların ithal edilmiyor olması nedeniyle azalmaya başladı” dedi. 
 
2008’DE YEDEK PARÇA LOJİSTİK HİZMETİNİ DİZAYN ETTİK 
 
Gülriz Kantek sözlerini şöyle sürdürdü: “Başlangıçta hava kargo taşıma hacmimizin yüzde 50’sine karşılık gelen otomotiv OEM ve satış sonrası yedek parça taşımaları, yukarıda söz edilen gelişmeler nedeniyle şirketimize global bir know-how kazandırmış olmakla birlikte,  dalgalanan pazar yapısından etkilenmemek amacıyla ve büyüyen şirket iş hacmi içinde bu deneyimimizi en doğru şekilde geliştirmek, sürdürülebilir çözümler üretmek  amacıyla; 2008 yılında Yedek Parça lojistik hizmetini dizayn etmeye başladık. Bu kapsamda otomotivde edindiğimiz JIT (Just in Time) çözümleri uçak, gemi ve endüstriyel yedek parça ihtiyaçlarına adapte ettik ve içinde Autolog servisinin de olduğu Spare Parts Logistics birimini oluşturduk.” 
 
OTOMOTİV TAŞIMA PAZARINDA ROTALAR DEĞİŞTİ 
 
Covid döneminde yaşanan çip sıkıntısı ve buna bağlı sektördeki daralmanın, neredeyse operasyonların durma noktasına gelmesine neden olduğunu belirten Gülriz Kantek, “Ancak 2023 sonrası pazara girecek yeni oyuncular ve modellerin sektörün canlanmasına  neden olabileceği ancak bununla birlikte, 2010 öncesi seviyelere gelinmesi zaman alacaktır” dedi. 
Otomotiv sektöründeki rota değişikliklerine de dikkat çeken Kantek, şunları aktardı: “2010 sonrası artan Rusya yatırımları, son dönemde yaşanan savaş ve ambargolar nedeniyle, Çin-Rusya rotasında hareketliliğe neden oldu. Global siyaset, politik, ekonomik yapıyla yakından ilişkili olan otomotiv sektöründe ticaret rotaları son yıllarda yaşanan olaylarla değişiklik gösterdi. Klasik anlamda Avrupa-Türkiye şeklinde karşılıklı olan otomotiv taşıma pazarı, önce Kuzey Afrika, Latin Amerika, A.B.D ardından Çin, Rusya rotalarına  kaymaya başladı.” 
 
ELEKTRİKLİ ARAÇLAR SEKTÖRE İVME KAZANDIRACAK 
 
Otomotiv ve lojistik sektörüne ilişkin öngörülerini de paylaşan Gülriz Kantek, elektrikli araç üretimine geçilmesi ve önümüzdeki yıllarda eski nesil fosil yakıtı ile çalışan model üretimlerinin sonlandırılıp, yeni nesil araçların üretimine ağırlık verilecek olmasının, sektörün yeniden bir tırmanış dönemi yaşayacağının habercisi olduğunu söyledi. Otomotivin, lojistik dünyası için her zaman yakından takip edilen önemli bir sektör olageldiğini vurgulayan Kantek, “Ancak global ve yerel ölçekte yaşanan birçok konuya bağlı olarak dalgalanmalar gösteren bu sektör, bizler için net olmayan iş hacmi ve beklenmedik değişikliklere gebe olduğundan, sadece otomotive özel değil, yedek parça lojistik planlaması ile benzer nitelikteki ürünlere, zaman odaklı, maliyet avantajlı, ‘hayır’ın cevap olmadığı, sürdürülebilir çözüm üretmek temel amacımız” dedi. 
 



SEKTÖRLER VE LOJİSTİK

  • Otomotiv
  • Enerji
  • Gıda
  • Akaryakıt
  • Tekstil
  • Kimya
  • İnşaat
  • Lastik
  • İhracat