ABD’deki ticari ve lojistik eşikleri Eyalet stratejisi ile aşacağız
“İhracatta 2023 yılı için 500 milyar dolar hedefini koyduk. ABD, bu hedefi yakalayabilmemiz açısından kritik bir pazar. Bu anlamda bu pazarda hem ihracat hem de dağıtım kanallarımızı güçlendirmek için çalışmalar yürütüyoruz. ABD ile eyalet bazlı çalışma stratejimiz kapsamında New York, Kaliforniya, Teksas, Georgia, İllinois ve Florida’yı hedef eyaletler olarak belirledik. ABD GSYİH’sının %42’sini, nüfusunun %40’ını oluşturan bu eyaletler aynı zamanda önemli dağıtım merkezlerine ev sahipliği yapıyor.”
Biz 2023 yılında ihracatta 500 milyar dolar hedefi koyduk. 2011 yılında 15,1 trilyon dolarlık GSYİH’sı ile dünyanın en büyük ekonomisi konumunda olan ve dünya GSYİH’sının %23’ünü tek başına sağlayan ABD, bu hedefi yakalayabilmemiz açısından ihracatımızı artırmamız gereken kritik bir pazar. 2011 yılı rakamlarına göre, 2,3 trilyon dolarlık mal ithalatı ve 429,2 milyar dolarlık hizmet ithalatı ile dünyanın en büyük ithalatçısı olan ABD, hem dünyanın en fazla yabancı yatırım çeken, hem de en fazla dış borca sahip ülkesidir. Aynı zamanda dünyanın en büyük petrol ithalatçısı ve en fazla petrol üreten 3. ülkesi konumundadır. Dünyanın en rekabetçi ilk 5 ülkesi arasında yer alan ABD, iştah kabartan ancak rekabetin çok yoğun olduğu bir pazardır ve ülkemiz açısından “büyük potansiyel taşıyan yeterince nüfuz edilmemiş pazarlar” arasında yer almaktadır.
İkili ticarette dengeli büyümeye ihtiyaç var
Türkiye ile ABD arasındaki ilişkilerin ekonomik ve ticari boyutu, Türkiye açısından tatmin edici değildir. 2000 yılında 7 milyar dolar olan ikili ticaret 2011 yılında 20,6 milyar dolara çıkmasına rağmen, ABD’nin Türkiye’nin ihracatı içindeki payı düşük seviyededir. 2002-2011 yılları arasında ABD ile ticaret hacmimiz 3 kattan fazla artarak 6,4 milyar dolardan 20,6 milyar dolara yükseldi. İhracatımız 2011 yılında %22,2 artışla 4,6 milyar dolar, ithalatımız ise %30,2 artışla 16 milyar dolar olarak gerçekleşti. 2011 yılında ABD’ye ihracatımız 2010’a göre %22,2 artışla 4,6 milyar dolar olarak gerçekleşirken ABD’den 16 milyar dolarlık ithalat çerçevesinde ülkemiz aleyhine 11,4 milyar dolar ticaret açığı verdi. İkili ticaret hacmimiz artmaktadır. Ancak, bu artış sürekli Türkiye aleyhine gelişen bir ticaret açığı ile gerçekleşiyor.
ABD 2011 yılında en fazla ihracat yaptığımız ülkeler arasında %3,4 pay ile 7. sırada yer aldı. Türkiye ise ABD’nin 2011 yılı ithalatında %0,24 pay ile 45. sırada yer aldı. Rakamlar ikili ticaretin daha dengeli bir yapıya kavuşturulması ihtiyacına işaret etmektedir. Amacımız da bu ihtiyaca cevap verecek başarılı girişimlerde bulunmaktır.
ABD’nin dünyanın çeşitli bölgelerinde yaptığı yatırımların yıllık 350 milyar dolar seviyelerine ulaştığı bir dönemde, Türkiye’ye gelen 8,3 milyar dolar ABD kaynaklı yatırımlar yeterli değildir. 2011 yılında ABD’den Türkiye’ye gelen uluslararası doğrudan yatırım tutarı 1,4 milyar dolardır. 2012 ilk yarısında 204 milyon dolarlık ABD yatırımı söz konusudur. 2012 Haziran sonu itibariyle ülkemizde 1.230 ABD sermayeli şirket faaliyet göstermektedir.
Dünya sıralamasında Çin’in ardından ikinci sırada yer alan Türk müteahhitlik sektörümüzün özellikle ABD firmaları ile stratejik ortaklıklar kurarak üçüncü ülkelerde müteahhitlik hizmetleri sağlamaları her iki taraf için de faydalı olacaktır. Bu kapsamda, firmalarımız özellikle Orta Asya, Kafkaslar, Balkanlar, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da ortak altyapı projelerini birlikte üstlenebilirler. Firmalarımız arasında oluşacak sinerjinin her iki taraf için de karlı bir ortaklık imkanı sunacaktır.
ABD ile ikili siyasi ilişkilerin “model ortaklık” olarak tanımlanacak düzeyde olması ve ekonomik ve ticari ilişkilerin de bu seviyeye taşınması amacıyla “Ekonomik ve Ticari Stratejik İşbirliği Çerçevesi” (ETSİÇ) ve “ETSİÇ Türkiye-ABD İş Konseyi” gibi yeni mekanizmalar çerçevesinde yürütülen çalışmalar ticari ilişkilerin daha dengeli bir yapıda geliştirilebilmesi için önemli bir fırsattır. 2023 vizyonumuz ve hayata geçirdiğimiz yeni teşvik düzenlemesi ise bu fırsatı gerçeğe dönüştürecek ortamı sunmaktadır. Yeni teşvik sisteminin ABD’li yatırımcıların ülkemize ilgisini daha da artıracağından eminim.
Ekonominin kalbi olan 6 eyalete yoğunlaşacağız
Ülkemiz açısından önemli imkanlar sunan ABD pazarı, satış ve pazarlamada uzun vadeli politikalara ihtiyaç duyulan, çetin rekabet koşullarına sahip, ihtisaslaşmış bir pazardır. Yoğun rekabetin gözlendiği pazarda, zamanında teslim ve kaliteli üretim gibi hususlar son derece önemlidir. ABD’nin eyaletlerden oluşması ve her eyaletin kendine has ekonomik, sosyal ve yasal yapısının bulunması, pazara girişte dikkate alınması gereken bir başka husus olarak ortaya çıkmaktadır. Bu nedenlerle, ABD pazarına yönelik stratejimiz, ihracatı artırmaya yönelik olarak “eyalet bazlı” ve “sektör bazlı” bir yaklaşıma dayanmaktadır.
ABD’nin 50 eyaletinden GSMH büyüklükleri ve dış ticarette oynadıkları rol itibariyle dikkat çeken ve dolayısıyla stratejimiz kapsamında hedef olarak seçilen eyaletler; New York, Kaliforniya, Teksas, Georgia, İllinois ve Florida’dır. Hedef olarak belirlenen eyaletler ekonomik büyüklükleri itibariyle ABD’nin en önemli eyaletleridir. Altı hedef eyalet 2011 rakamları ile ABD GSYİH’sının %42’sini (5,5 trilyon dolar); nüfusunun % 40’ını (125 milyon); toplam ithalatının % 48’ini (1,1 trilyon dolar) ve toplam ihracatının % 44,3’ünü (656 milyon dolar) temsil etmektedir. Hedef eyaletlerin önemli bir özelliği, ABD’nin coğrafi olarak farklı bölgelerinde bulunmalarıdır. Bu çerçevede, homojen bir dağılım hedeflendi. Stratejimizin geleceği açısından bir diğer önemli husus ise bu eyaletlerin aynı zamanda ABD’nin önemli dağıtım merkezlerine ev sahipliği yapmalarıdır. ABD’nin en önemli 15 gümrük girişi 6 hedef eyalette bulunmaktadır.
ABD’ye ihracatımızda ön sıralarda yer alan ürün grupları ve ABD’ye ihracat potansiyeli tespit edilen sektörler çerçevesinde; gıda, kimyasal ürünler, tekstil ve hazırgiyim, deri ve mamulleri, işlenmiş mermer gibi toprak ürünleri, mücevherat, demir-çelik, demir-dışı metaller (bakır ve alüminyum ürünleri), elektrik-elektronik ve makine, otomotiv yan sanayii ve mobilyalar hedef ürün grupları olarak belirlendi.
Strateji çerçevesinde gıda sektörü, kimyasal ürünler, tekstil, demir-dışı metaller, demir-çelik, toprak ürünleri ve mobilyalar için New York, Kaliforniya ve Teksas; deri ve mamulleri, hazırgiyim, mücevherat için New York, Kaliforniya, Florida; elektrik-elektronik, makine ve otomotiv yan sanayii için Kaliforniya, Teksas ve Illinois eyaletleri ön plana çıkmaktadır. Georgia ise gıda, tekstil-hazırgiyim, ev tekstili, toprak ürünleri, demir-çelik ürünleri, makinalar ve ulaşım araçları ihracatımız açısından potansiyel arz etmektedir.
Firmaların lojistik kabiliyetini artırıyoruz
ABD’ye ihracat gerçekleştiren firmalarımızın, tedarik zincirinde karşılaştıkları problemlerin ve ihtiyaçların belirlenmesi, taşıma sistemlerinden daha etkin yararlanılmasını sağlayacak tedbirlerin uygulamaya konulmasını teminen
Bakanlığımızca, firmalarımızın anılan pazardaki lojistik kabiliyetlerinin artırılmasına yönelik çalışmalar yürütülmektedir. Genel bir değerlendirme yapmak gerekirse, ABD pazarı zorlu bir pazardır. Ancak biz bu pazara önem veriyoruz ve zorluklardan korkmuyoruz. Kamunun görevi özel sektörün önünü açmaktır. Ekonomi Bakanlığı olarak ihracatçılarımızın önünü açmak üzere gece gündüz çalışıyoruz. ABD, sebat gerektiren bir pazardır. Mevlana’nın da dediği gibi “Kapı açılır, sen yeter ki vurmayı bil. Ne zaman açılır, bilemem. Sen yeter ki o kapıda durmayı bil.”
Türkiye, yatırımlar için en güvenli liman!
Türkiye olarak ABD ile ekonomik ve ticari ilişkilerimizin geliştirilmesine verdiğimiz önem çerçevesinde, ABD ile üst düzey temaslara büyük önem veriyoruz. Ekonomi Bakanı olarak ben de işadamlarımız ile beraber ABD’ye eyalet bazında pek çok ziyaret gerçekleştirdim. Bu ziyaretlerim sırasında 6 eyalette ABD’nin önde gelen firmalarının CEO’ları ve Başkanları ile görüşmeler yaptım. Şunu net bir şekilde ifade etmek istiyorum ki; görüştüğüm firmaların hemen hepsinin ülkemizde yatırım yapma konusunda istekli olduğunu görüyorum. Bugün Amerikan firmaları, Türkiye’nin bölgesinin ve dünyanın en güvenilir yatırım limanlarından biri olduğunu çok iyi biliyor.
ABD’ye ihracat ve yatırım yapacak firmalarımızın en iyi şekilde bilgilendirilmesi, Türkiye hakkında farkındalığın artırılması ve yatırım yapmak isteyen ABD’li firmalara gerekli desteğin sağlanması amacıyla da ABD’deki ticaret temsilcilerimizin sayısını arttırdık. Bu kapsamda, Washington, New York, Chicago ve Los Angeles Ticaret temsilciklerimize ilaveten Seattle, Houston, Miami ve San Francisco’da ticaret temsilcilikleri açtık. Boston’da ticaret ataşeliğimizi çok yakın zamanda açacağız ve Houston’daki kadromuzu ikiye yükselteceğiz. Hali hazırda 12 ticaret temsilcimiz ABD’de görev yapıyor. Bu sayıyı kısa vadede 15’e yükselteceğiz.
Önümüzdeki dönemde Ticaret ve Yatırım Çerçeve Anlaşması (TIFA) ile Ekonomik Ortaklık Komisyonu (EOK) kapsamında ele alınanlar dahil, ekonomik konularda uzman seviyesinde yapılan düzenli görüşmeler çerçevesindeki diğer girişimleri takip etmek üzere, ETSİÇ Üçüncü Bakanlar Toplantısını 2013 yılının ilk yarısında Washington’da düzenlemeyi öngörüyoruz. Ayrıca, yeni teşvik sistemimizi ABD’nin önde gelen firmalarına daha kapsamlı bir şekilde anlatmak, Türkiye’deki ve yakın coğrafyasındaki fırsatlar hakkında bilgilendirmek amacıyla, ETSİÇ ABD eşbaşkanlarının da katılımı ve desteği ile ABD’de bir Yatırım Zirvesi organize etmeyi planlıyoruz.
Türkiye’nin yatırım ortamını iyileştirme alanında yaptığı reformları paylaşmak ve Dünya Bankası 2013 İş Yapma Kolaylığı Endeksi’nde ülkemizin hak ettiği gibi daha iyi bir sıralamada yer almasını sağlamak amacıyla, Dünya Bankası ve ABD Ticaret Bakanlığı yetkilileri ile işbirliği içerisinde “İş Yapma Kolaylığı Sempozyumu” düzenlenmesi çalışmaları Bakanlığımız tarafından yürütülmektedir. 2012 Aralık ayında Türkiye’ye düzenlenecek ABD Savunma ve Havacılık Ticaret Heyeti ziyaretinin de savunma sanayi ihracatımız açısından olumlu anlaşmalarla sonuçlanmasını umuyoruz.