BALNAK, Osmanlı Projesi ile pazarlarda zirveye yürüyecek
“One stop shop” sloganıyla Türkiye’de entegre hizmet verebilen sayılı lojistik firmalarından biri olan Balnak, çeyrek asrı geride bırakırken stratejik adımlarla yurtiçi ve yurtdışında elini güçlendiriyor. 2015 yılında tamamlanacak Osmanlı Projesi ile Balkanlar, Ortadoğu, Türki Cumhuriyetler ve Kuzey Afrika’da ortaklıklar kurarak bölgesel liderliği hedeflediklerini söyleyen Balnak Yönetim Kurulu Başkanı Lütfi Aygüler, ilk duraklarının Yunanistan ve Mısır olacağını açıklıyor.
12 kişilik çekirdek kadrosu ile 1986 yılında adım attığı Türkiye lojistik sektörünün bugün önde gelen aktörlerinden biri konumuna ulaşan Balnak global marka olma hedefine doğru hızla yol alıyor. 25 yıl önce sadece Almanya hattında karayolu taşımacılık hizmeti sunan şirket, bugün dünyanın her yerinde kara, deniz, hava ve demiryolu kombinasyonunda varlık gösteriyor. “Uluslararası taşımacılık hacmimize baktığımızda hala en büyük pazar yönümüzün Avrupa olduğunuz söyleyebiliriz” diyen Balnak Yönetim Kurulu Başkanı Lütfi Aygüler, tekstil, otomotiv, yedek parça, beyaz eşya, kimya, elektronik ve makinenin en fazla hizmet verdikleri sektörler olduğunu aktarıyor. Yurtiçinde ise hızlı tüketim ürünlerinin (gıda ve gıda dışı olmak üzere) ve yapı malzemelerinin dağıtımına yoğunlaştıklarına işaret eden Aygüler, büyük market zincirlerinin ürünlerini taşımakla birlikte etiketleme, istifleme gibi tüm süreçleri de takip ettiklerini vurguluyor. Aygüler, “Kısacası müşterinin kendi deposuyuz. A’dan Z’ye lojistik hizmeti veriyoruz” diye konuşuyor.
Büyümede ‘Osmanlı’ model olacak
Balnak’ın ajandasında kısa ve orta vadede önemli başlıkların yer aldığını dile getiren Aygüler, uluslararası taşımacılık alanındaki en büyük hedeflerini Osmanlı’nın geçmişte hakimiyet kurduğu Balkanlar, Ortadoğu, Türki Cumhuriyetler ve Kuzey Afrika’da ortaklıklar kurarak büyümek olarak açıklıyor. Bu kapsamda ‘Osmanlı Projesi’ adını verdikleri yeni projeleri için kolları sıvadıklarını belirten Aygüler, “Balnak'ı tüm dünyada şubeleri olan global bir şirket yapmaktan ziyade Osmanlı bölgesi dediğimiz Balkanlar, Ortadoğu ve Kuzey Afrika'da yapılandırma kararı aldık. Hedefimiz bölgede lider bir lojistik firması olmak. Bölge ülkelerine Türkiye’den gerçekleştirilen düzenli taşıma faaliyetlerinde, proje taşımalarında ve Türkiye üzerinden bölge ülkelerine yapılan transit taşımalarda daha etkin rol alacağız. Hedefimize ulaşmak için en büyük güvencemiz global kara-hava-deniz ve demiryolu taşımacılığında güçlü altyapımız, kaliteli insan gücümüz ve zengin acente ağımız” şeklinde konuşuyor.
Proje 2015’de tamamlanacak
Osmanlı Projesi ile bölgesel yapılanma sürecine girdiklerine değinen Aygüler, projenin 2015 yılına kadar tamamlamasını planladıklarını kaydediyor. Aygüler, proje kapsamında öncelikli hedef pazarları olan Mısır ve Yunanistan'da yerel bir şirket ile ortaklık kurmak için görüşmelere başladıklarını ifade ederek şu değerlendirmeyi yapıyor: “Yunanistan’da öncelik vermemizde coğrafi yakınlığın yanısıra ülkede süregelen ekonomik krizin de büyük etkisi oldu. Mısır’ı ise Afrika’ya giriş kapısı olarak görüyor, halihazırda çalışmalarımızı devam ettiriyoruz. Üçüncü ülke olarak Romanya'da ve daha sonra Ukrayna'da yerel nakliye şirketleri ile ortaklık kurmayı planlıyoruz. Suriye ve Libya gibi ülkelerde ise yatırım için sorunların bitmesini bekliyoruz. 2015 yılına kadar bölge ülkelerdeki yapılanmamızı tamamlamayı hedefliyoruz. Gelişmiş ülkelerde üçüncü sınıf bir oyuncu olmaktansa yükselen pazarlarda güçlü yatırımları olan ve sadece Türkiye ile değil tüm dünyayla iş yapan bir şirket olmak istiyoruz.” Aygüler bölgesel güç olma yanında önemli adımlar atarken, Avrupa ve Amerika pazarında da varolmaya ve yatırım yapmaya devam edeceklerini iletiyor.
Satın alma ve borsaya giriş gündeminde
Türkiye’nin dünyadaki konumuna bağlı olarak krizden Avrupa’daki kadar etkilenmediğini, buna bağlı olarak lojistik sektörünün de ekonomideki canlılıktan gerekli payı aldığını düşünen Lütfi Aygüler, 2012’nin son çeyreğinden de umutlu. Balnak’ın bu yılsonunu -15’lik büyümeyle kapatacağını öngören Aygüler sözlerini şöyle sürdürüyor: “Sene sonunda 165 milyon Euro ciroya ulaşmayı planlıyoruz. 2015 yılına kadar da ciromuzu iki katına çıkarma hedefimiz var. Bu artışı sadece Osmanlı Projesi ile değil, yurtiçinde büyük bir şirketle ortaklığa giderek veya bir şirket satın alarak da yakalayacağız. Hava ve denizyolunda da büyüme hedeflerimiz var. Bu alanlarda güçlü olan bir şirket öncelikli tercihimiz olacak.” Şirketin hedefleri arasında halka açılmak olduğu bilgisini de veren Aygüler, 2013 yılında, borsada gidişatı iyi gördükleri anda halka arzı planladıklarını açıklıyor.