e
Banner


TÜPRAŞ’ın akaryakıt sevkiyatları Demiryolu Lojistik’e emanet

Demiryoluyla akaryakıt taşımacılığı modeline öncülük eden Demiryolu Lojistik, Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşu TÜPRAŞ’ın İzmit, Kırıkkale ve Batman rafinerileri arasındaki akaryakıt taşımalarını organize ediyor. Demiryolu Lojistik Genel Müdürü ve TCDD Hareket Dairesi Eski Başkanı Süleyman Yavuz, İzmit ve Kırıkkale rafinerileri arasında yapılan taşımaları 2 milyon tona çıkarmak için TCDD’nin 2’nci ve 3’ncü blok trenleri sefere koymasını beklediklerini vurguluyor. 





suleyman_yavuz3.jpgUluslararası transit taşımacılık faaliyetlerinin yanında yurtiçinde de blok trenlerle akaryakıt taşımacılığı yapan Demiryolu Lojistik,  bu alandaki tecrübe ve başarısını referans listesi ve müşteri portföyüyle de ortaya koyuyor. Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşu TÜPRAŞ, akaryakıt taşımalarını Demiryolu Lojistik’e emanet ediyor.

TÜPRAŞ’ın İzmit, Kırıkkale ve Batman rafinerileri arasındaki akaryakıt taşımalarını organize ettiklerini belirten Demiryolu Lojistik Genel Müdürü ve TCDD Hareket Dairesi Eski Başkanı Süleyman Yavuz, “TCDD’den eğitim almış makinist ve tren teşkil elemanlarımız ile rafineri sahasındaki iltisak hatlarında dolum-boşalım ve tren teşkil manevralarını yapıyoruz. TCDD’nin tahsis ettiği blok trenlerle akaryakıt taşımalarını organize ediyoruz. 2012 yılında demiryoluyla yapacağımız akaryakıt taşımasını 1,7 milyon ton olarak programlamıştık. Ancak, Haziran 2012 tarihinde Gebze-Köseköy arası demiryolu, hızlı tren hattındaki çalışmalar nedeni ile aniden trafiğe kapatıldı. 2,5 yıl kapalı kaldıktan sonra Şubat 2015 tarihinde İzmit Rafinerisi’ne kadar olan hat kesimi kısıtlamalı olarak trafiğe açıldı. Bu kapsamda İzmit Rafinerisi ile Yahşihan arasında her gün karşılıklı bir blok tren çalıştırıyor ve tek yönlü olarak 1000 ton akaryakıt taşıyoruz” diyor. 2015 yılı için İzmit ve Kırıkkale rafinerileri arasında 2 milyon ton taşıma yapmayı planladıklarının altını çizen Yavuz, bunun için 2’nci ve 3’ncü trenlerin sefere konulması gerektiğini söylüyor. Ancak hızlı trenle konvansiyonel tren hattının bazı kesimleri müşterek kullandığı için hat kapasitesinin daraldığını ve bu nedenle ilave trenlerin sefere konulmasının zaman aldığını kaydeden Yavuz, “TCDD’nin kısa zamanda 2’nci ve 3’ncü blok trenleri sefere koymasını bekliyoruz” diyor.

RID HÜKÜMLERİ VE TÜRKİYE’DEKİ DURUM

Türkiye’de tehlikeli maddelerin demiryoluyla taşınmasına ilişkin yapılan yasal düzenlemelere ilişkin de bilgi veren Süleyman Yavuz, şunları aktarıyor: “Tehlikeli maddelerin çevreye ve insanlara zarar vermeden emniyetli bir şekilde taşınması bir kısım uluslararası konvansiyonel sözleşmeler ve ulusal yönetmelikler çerçevesinde belirlenmiştir. Türkiye ile birlikte 46 ülkenin taraf olduğu Hükümetlerarası Örgüt (OTIF) tarafından yürütülen, Uluslararası Demiryolu Taşınmalarına ait Sözleşme’nin (COTIF) C eki olan ‘Tehlikeli Maddelerin Demiryolu ile Uluslararası Taşımalarına ait Yönetmelik (RID)’; tehlikeli maddelerin demiryolu ile uluslararası taşımalarını düzenleyen, yükleme, boşaltma, taşıma ve depolama hizmetlerinin yapıldığı tesisler ile araçların standartlarına, muayene ve testlerine, bu faaliyetlerde bulunanların eğitim ve sertifikalarına ait usul ve esasları içermektedir. TCDD tehlikeli maddelerin yurtiçi taşımalarını RID hükümlerini kaynak alarak hazırladığı ‘Tehlikeli Maddelerin Demiryolu ile Taşınması, Yükletilmesi, Boşaltılması ve Depolanmasına ait 505 no.lu Genel Emir’ ile ‘Trenlerin Hazırlanmasına ve Trafiğine ait Yönetmelik’ çerçevesinde yürütmektedir. Söz konusu bu mevzuat her ne kadar RID hükümleri esas alınarak hazırlansa da devletin tekel yapısı içerisinde hazırlandığından RID’i tam anlamı ile yansıttığı söylenemez. Örneğin; sarnıçlı vagonların sızdırmazlık ve basınç testleri RID’e göre en az 4 yılda bir defa ve tarafsız firmalar tarafından yapılması gerekirken, TCDD atölyelerinde ve bağlı kuruluşlarında 5 yılda bir ve ancak revizyon sırasında yapılmaktadır.”  

YENİ YÖNETMELİK SEKTÖRÜ HAREKETLENDİRECEK

Süleyman Yavuz, demiryolu sektöründe serbestleşme sürecinin gecikmeli de olsa devam ettiğini söylüyor. Bu yılsonuna kadar altyapı (TCDD)  ile tren işletmecisinin (Taşımacılık A.Ş.) ayrışması ve özel sektörden bir kısım tren işletmecisinin de bu sektöre girmesinin beklendiğini aktaran Yavuz sözlerini şöyle sürdürüyor: “Bu yeni rekabet ortamında TCDD’nin uygulamakta olduğu mevcut yönetmelikler ihtiyaca cevap veremeyecektir. Bu nedenle Tehlikeli Mal ve Kombine Taşımacılık Düzenleme Genel Müdürlüğü sektörün serbestleşmesinde uygulanmak üzere ‘Tehlikeli Maddelerin Demiryolu ile Taşınmasına ait Yönetmelik’ taslağı hazırlamış ve görüşe sunmuştur. Serbestleşme sürecini yürüten Demiryolu Düzenleme Genel Müdürlüğü’nün de özel sektörün tren işletmesine imkan sağlayan yönetmelikleri bu yılsonuna kadar yürürlüğe koyması bekleniyor. Bu yönetmelikler sektöre bir hareketlilik getirecektir. Şahıs vagonlarının tescili, yetki belgesi ve lisans için başvurular, Emniyet Yönetim Sistemlerinin kurulması, altyapı kapasite tahsisi gibi. Demiryolu Düzenleme Genel Müdürlüğü söz konusu yönetmeliklerle, şahıs vagonlarının tescil edilebilmesini vagonların bakımından sorumlu sertifikalı bir birimin (ECM) atanmasını şart koşmaktadır. ECM’si olmayan bir vagon tescil edilmeyecek, dolayısı ile TCDD hatlarında çalıştırılamayacaktır. Yani serbestleşme ile birlikte akreditasyon ve sertifikasyon dönemi de başlamış olacaktır. Güvenli bir tren işletmeciliği için bu çok önemli bir değişimdir. Türkiye’de akaryakıt dağıtımı %90’ı AB standartlarına uygun olmayan karayolu tankerleri ile yapılmaktadır. Bunun bir kısmının daha güvenli olan demiryoluna kaydırılması ile çevrenin daha az kirlenmesine, petrolün daha az kullanılmasına, kaza ve olaylardan kaynaklanan kaybın azaltılmasına, aynı zamanda sistemler arasında dengenin kurulmasına katkıda bulunulmuş olacaktır. Ulaştırma Şurası’nda alınan kararlar ve planlı kalkınma bunu hedeflemektedir.”

NAFTA VE LPG TRENE YÜKLENECEK

Süleyman Yavuz, yeni yönetmelikle nafta ve LPG ürünlerin de demiryolu ile taşınmasının önünün açılacağını söylüyor.

TÜPRAŞ’ın Çek Cumhuriyeti’nde imal ettirdiği ve Avrupa’nın en üst standardına (TSI) sahip sarnıçlı vagonlarının RID 3’ncü sınıfa dahil tüm parlayıcı sıvıların taşımasına uygun olmasına ve TCDD’nin de bunu onaylamasına rağmen, personelinin eğitim eksikliğinden dolayı bu vagonlarla nafta taşımasına izin verilmediğini vurgulayan Yavuz, “Serbestleşmeyle birlikte demiryolu tren işletmeciliği yapan elemanların gerekli eğitimleri alarak mesleki yeterlilikleri belgelendirilecektir. Bu aşamadan sonra nafta ve LPG ürünlerin de demiryolu ile taşınmasında bir engel kalmamış olacaktır” diyor.  

ÖMER YILDIZ TCDD İÇİN YENİ BİR UMUT

Son olarak TCDD Genel Müdürü Ömer Yıldız’a yeni görevinde başarılar dileyen Süleyman Yavuz, ülkeye ve kuruluşa hayırlı olmasını dileyerek şunları belirtti: “Ömer Yılmaz bey, geçtiğimiz günlerde bir uygulaması bize çok olumlu işaretler verdi. Demiryolu ile en çok taşıma yapan 20 firmanın temsilcileri ile bizzat görüşerek sorunları ve istekleri direkt müşterilerden dinledi. Bir hizmet kuruluşunun başarısı müşterisinin istek ve sorunlarını iyi anlamakla mümkündür. Bir işletmenin stratejisini müşterisi belirler. Bu güne kadar yeni atanan Genel Müdürlere, işletmenin politikasını maiyetindeki Daire Başkanları aktardı. Kişilik olarak yüksek değerlere sahip fakat devletin katı ve kurumsal tekel yapısının, bir diğer ifade ile sistemin körelttiği inisiyatiflere sahip Daire Başkanları. Ben bunun tanıklarındanım. Sayın Genel Müdürün bu ilk ve farklı davranışı sektörün temsilcileri olan bizlerde TCDD’nin geleceği ile ilgili yeni umutlar yarattı.” 




SEKTÖRLER VE LOJİSTİK

  • Otomotiv
  • Enerji
  • Gıda
  • Akaryakıt
  • Tekstil
  • Kimya
  • İnşaat
  • Lastik
  • İhracat