Raylardan günde 100 bin ton yük geçiyor
23/01/2025 - 08:49:00
Son 22 yılda 60,3 milyar dolar yatırım yapılan demiryollarında günlük yük taşıma kapasitesinin 100 bin tonun üzerinde yük taşındığını vurgulayan TCDD Genel Müdürü Veysi Kurt, 23 lojistik merkezle 73,2 milyon ton ilave kapasite yaratılacağını, demiryollarının limanlara entegrasyonuyla kombine taşımacılığın güçlendirileceğini belirtti. Kurt, Orta Koridor, Kalkınma Yolu ve Zengezur Koridoru gibi projelerle birlikte hayata geçirilen yeni hatların, Türkiye’nin demiryolu alanındaki liderliğini güçlendirirken, ülkenin transit geçiş gelirleri ile birlikte ihracatının da artmasına imkan sağlayacağını vurguladı.
Son dönemde demiryollarında bir ivme yakalandığını görüyoruz. Bu noktada Türkiye’de demiryolu altyapısının mevcut durumu ve özellikle devam eden projeler hakkında bilgiler verir misiniz?
Öncelikle, yeni yılın bu ilk günlerinde, ülkemizin en köklü kurumlarından biri olan TCDD’ye 40 yıl emek vermiş bir demiryolcu olarak, derginize konuk olmaktan mutluluk duyuyorum. Tüm okuyucularınızı en içten duygularımla selamlıyorum.
Türkiye, Asya ile Avrupa arasında yıllık 760 milyar dolarlık ticaret ve ekonomik hareketliliğin merkezinde yer alıyor. Ülkemizin genişleyen karayolu ve demiryolu ağı, üç tarafını çevreleyen denizleri, limanları, gelişen havacılık sektörü ve modern lojistik altyapısıyla bölgenin en önemli lojistik merkezlerinden biri konumunda. Bu konumumuzu daha da güçlendirmek ve iki kıta arasındaki ticari hareketlilikten maksimum fayda sağlamak amacıyla ulaştırma altyapısına son 22 yılda yaklaşık 280 milyar dolar yatırım yapıldı.
Bu dönemde, Anadolu’daki serüvenine 1856 yılında İzmir-Aydın hattı ile başlayan 1950’li yıllardan itibaren duraklama dönemine giren demiryolu sektörüne özel bir önem verildi. Demiryolu sektörü, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde ve hükümetlerimizin destekleri ile ulaşım modları arasında dengeli bir dağılımın sağlanması amacıyla, yeni bir anlayışla ele alınarak yeniden devlet politikası haline geldi. Bununla birlikte sektöre, 60,3 milyar dolar tutarında yatırım yapıldı.
Bu kapsamda, son yıllarda Ankara-İstanbul, Ankara-Konya, Ankara-Sivas ve Konya-Karaman hatlarını içeren 2 bin 251 kilometrelik hızlı demiryolu ağı inşa edildi. Böylelikle Türkiye, Avrupa’da 6., dünyada 8. yüksek hızlı tren işletmecisi konumuna yükseldi. Toplam demiryolu uzunluğumuz 10 bin 948 kilometreden 13 bin 919 kilometreye, çift hatlı demiryollarının oranı ise yüzde 5’ten yüzde 17’ye çıkarıldı. Demiryolu kapasitesini artırarak daha verimli ve sürdürülebilir bir işletmecilik sağlayan sinyalli hatların uzunluğu yüzde 221 oranında artışla 2 bin 505 kilometreden 8 bin 46 kilometreye ulaştırıldı. Temiz enerji kullanımını teşvik eden yatırımlar sayesinde elektrikli hatların uzunluğu ise yüzde 243 artışla 2 bin 122 kilometreden 7 bin 242 kilometreye çıkarıldı.
Demiryolu sektöründe köklü bir değişiklik, 2013 yılında yürürlüğe giren 6461 Sayılı Türkiye Demiryolu Ulaştırmasının Serbestleştirilmesi Hakkında Kanun ile gerçekleşti. Bu kanun, demiryolu taşımacılığını devlet tekelinden çıkararak, devlet ve özel sektörün birlikte faaliyet gösterebildiği rekabetçi bir yapıya dönüştürdü.
Ayrıca, stratejik noktalarda konumlandırılan 12 lojistik merkez hayata geçirildi. Bu merkezler, toplamda 5,1 milyon metrekare alan ve 13,6 milyon ton ek kapasite ile ülke genelindeki ticaretin hızlanmasına ve lojistik entegrasyonun güçlenmesine katkı sağladı. Organize sanayi bölgeleri ve büyük sanayi merkezlerini demiryolu ağına bağlayan iltisak hatları ile üretim ve tüketim merkezleri arasında etkin bir lojistik bağlantı kuruldu. Bu yatırımlar sayesinde demiryolu ile taşınan yıllık yük miktarı 14 milyon tondan 33 milyon tona yükseltildi.
Demiryolları, düşük karbon emisyonu ve az arazi kullanımı gibi çevreci özellikleriyle sanayileşmenin ve sürdürülebilir kalkınmanın temel anahtarı. Teknolojik gelişmelere uyumlu, çevre dostu, erişilebilir ve güvenli bir demiryolu altyapısı oluşturmak için yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Bu kapsamda, yenileme ve komple bakımlarını tamamladığımız 11 bin 668 km’lik konvansiyonel anahatlarımızın, 20-25 yaş grubu içerisinde kalacak şekilde yenileme ve komple bakımlarına devam ediyoruz. Yol ölçüm ve bakım makine parkımıza yeni ve modern makineleri ilave edecek adımları atıyoruz.
Mevcut demiryolu ağımızın geliştirilmesi amacıyla; 3 bin 590 km’si hızlı tren, 186 km’si konvansiyonel hat olmak üzere, 3 bin 776 km’lik yeni demiryolu hattındaki yapım çalışmalarımız devam etmektedir. Lojistik merkezler ve iltisak hatlarının yaygınlaştırılması için de hız kesmeden çalışmalarımıza devam ediyoruz.
Bugün itibarıyla, Ulaştırma ve Altyapı Bakanımız Sayın Abdulkadir Uraloğlu’nun sektörümüze verdiği çok büyük destek ile bir taraftan demiryolu altyapımızı geliştirirken aynı zamanda 12 lojistik merkezimiz ve 937 gar, istasyon ve duraklarımızda günlük 1.497 tren seferi gerçekleştiriyoruz. Bu altyapı sayesinde günlük 100 bin tondan fazla yük, 30 binin üzerinde Yüksek Hızlı Tren (YHT) yolcusu, 40 binin üzerinde konvansiyonel yolcu ve 1 milyondan fazla kent içi yolcunun taşınmasını sağlıyoruz.
23 LOJİSTİK MERKEZLE 73,2 MİLYON TON KAPASİTE YARATILACAK
Demiryolu taşımacılığının güçlendirilmesine yönelik atılan adımlardan biri de lojistik merkez projeleri. Lojistik merkez projelerinde nasıl bir ilerleme sağlandı? Tüm lojistik merkezlerin devreye alınmasıyla nasıl bir kapasite yaratılması hedefleniyor?
Demiryolu ulaşımı, Türkiye’nin coğrafi avantajları ve uluslararası bağlantıları açısından kritik bir role sahip. Ülkemiz, Asya ile Avrupa arasında köprü işlevi görerek, demiryolunu uluslararası taşımacılık için daha verimli bir seçenek haline getiriyor. Bu kapsamda, hizmete alınan 12 lojistik merkez ile sektöre toplamda 5,5 milyon metrekare alan ve 13,6 milyon ton ilave kapasite sağlandı.
Bunlara ilave olarak, yapımları tamamlanan Boğazköprü (Kayseri) Lojistik Merkezi ve Niğde Andaval Yük Merkezini yıl içerisinde hizmete açmayı hedefliyoruz. Ayrıca Teşekkülümüz tarafından Sivas Lojistik Merkezi’nin, Altyapı Yatırımları Genel Müdürlüğü tarafından ise İzmir Kemalpaşa ve Rize İyidere Lojistik Merkezi’nin yapım çalışmaları da devam ediyor.
Lojistik altyapımızı geliştirmek için, 7 farklı lokasyonda etüt-proje ve planlama çalışmaları devam eden (Bilecik, Mardin, Ovaköy, Çerkezköy, Çandarlı, Filyos ve İstanbul Avrupa Yakası) lojistik merkezlerin tamamlanmasıyla birlikte, toplam 23 lojistik merkez ile 19 milyon metrekare alanda 73,2 milyon ton kapasite ile hizmet sunacağız.
Diğer bir önemli husus ise toplam taşımaların yaklaşık yüzde 41,4’ünün gerçekleştirildiği iltisak hatlarından yaygınlaştırılması süreçleridir. Önemli sanayi merkezlerine ve Organize Sanayi Bölgelerine demiryolu bağlantısı sağlamayı amaçlayan iltisak hatlarının yaygınlaştırılması için de ilgili kurum ve kuruluşlarla çalışmalarımıza devam ediyoruz.
Bu çalışmalar, Türkiye’nin taşımacılık ve lojistik sektöründe bölgesel bir merkez olma hedefini desteklerken, demiryolu taşımacılığının ekonomik, hızlı ve çevre dostu bir seçenek olarak daha etkin kullanılmasını sağlamaktadır.
KOMBİNE TAŞIMACILIĞA YOL AÇIYOR
Demiryollarının limanlara entegrasyonu yük taşımacılığında en temel konuların başında geliyor. Bu alanda yürütülen çalışmalar ve elde edilen kazanımlar neler?
Demiryollarının limanlarla entegrasyonu, yük taşımacılığında verimliliği artırmak ve maliyetleri düşürmek açısından kritik bir öneme sahip. Bu entegrasyon, farklı taşıma modlarının uyumlu bir şekilde çalışmasını sağlayarak intermodal taşımacılığın gelişmesine katkıda bulunuyor. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımız, liman yatırımlarına ve bu limanların demiryolu bağlantılarına büyük önem veriyor. Son yıllarda artan liman yatırımları sayesinde, uluslararası ulaşıma hizmet verebilecek şekilde sertifikalandırılmış limanların sayısı ve elleçleme kapasiteleri artırıldı. TCDD tarafından işletilen ve demiryolu bağlantısı bulunan Haydarpaşa ve İzmir limanları ile kontrolleri TCDD tarafından yapılan Mersin, Bandırma, Samsun, Derince ve İskenderun limanlarında, denizyolu ve demiryolu bağlantılı kombine taşımacılık yapılıyor. Bununla birlikte, demiryolu bağlantısı bulunmayan limanların da kombine taşımacılığın geliştirilmesi kapsamında demiryolu bağlantılarına sahip olmaları Bakanlığımız tarafından özellikle teşvik ediliyor. Bu sayede, farklı taşıma modları arasında uyum sağlanarak, daha verimli, maliyet etkin, hızlı, güvenli ve çevre dostu bir taşımacılık sistemi oluşturulması hedefleniyor. Ayrıca, Avrupa Birliği'nin Yeşil Mutabakatı gibi çevresel düzenlemelere uyum sağlamak ve karbon salımını azaltmak amacıyla intermodal taşımacılığın önemi giderek arıyor. Bu bağlamda, demiryolu yatırımlarının artırılması ve limanlarla entegrasyonun güçlendirilmesi, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımızın sürdürülebilir taşımacılık hedeflerine ulaşmada önemli bir rol oynuyor.
TÜRKİYE ULUSLARARASI TİCARETİN VE LOJİSTİĞİN MERKEZİNE YERLEŞECEK
Türkiye’nin uluslararası demiryolu koridorlarına entegrasyonuna yönelik yürütülen çalışmalar hakkında bilgi verir misiniz? Orta Koridor, Kalkınma Yolu gibi projelerde Türkiye nasıl bir rol oynayacak?
Türkiye, Asya ile Avrupa arasında stratejik bir köprü olarak, uluslararası demiryolu koridorlarının şekillenmesinde lider bir rol üstleniyor. Orta Koridor, Kalkınma Yolu ve Orta Koridor’un bir parçası olan Zengezur Koridoru, Türkiye’nin bu alandaki liderliğini güçlendiren projeler arasında en önemlileri. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımızın her daim gündeminde olan bu projeler, Türkiye’yi uluslararası ticaretin ve lojistik taşımacılığın merkezine yerleştiriyor.
Orta Koridor (Trans-Hazar Uluslararası Taşıma Güzergahı), Çin’den Avrupa’ya uzanan, 7 bin kilometrelik demiryolu ağırlıklı bir taşımacılık rotası. Bu koridor, Çin’in Kuşak ve Yol Girişimi kapsamında büyük bir lojistik ağın parçası olarak taşımacılık sürelerini önemli ölçüde kısaltıyor, ticari maliyetleri düşürüyor. Orta Koridor’un sunduğu 10-15 günlük taşıma süresi, Kuzey Koridoru’nun 15-20 günlük ve Güney Koridoru’nun 45-60 günlük süresine kıyasla büyük bir avantaj sağlıyor.
Türkiye’nin bu koridordaki rolü, Marmaray, Bakü-Tiflis-Kars (BTK) Demiryolu ve Halkalı-Kapıkule Hattı gibi projelerle daha da güçlenmiş durumda. Ayrıca Türkiye, altyapı yatırımlarının ötesinde, güzergah ülkeleri ile işbirliklerini geliştirerek, alınacak idari önlemlerle birlikte taşımacılık süreçlerinin hızlanması için de önemli çalışmalar yürütüyor. Bu çabalar, hem uluslararası lojistik bağlantıları geliştirirken hem de Türkiye’nin küresel tedarik zincirindeki stratejik konumunu güçlendiriyor.
Orta Koridor’un bir parçası olan Zengezur Koridoru, Türkiye ve Azerbaycan başta olmak üzere Türk dünyasını birbirine bağlayarak, Asya ile Avrupa arasında kesintisiz bir ticaret hattı oluşturmayı hedefliyor. Türkiye, bu koridor üzerinden Kars-Iğdır-Aralık-Dilucu Demiryolu projesi ile doğrudan Nahçıvan, Azerbaycan, Orta Asya ve İran’a bağlanabilecek. Bu bağlantı, Türkiye’nin enerji kaynakları ve ticaret yollarını daha etkin kullanmasını sağlarken, bölgesel iş birliğini güçlendirecek ve ülkeyi Türk dünyası ile Avrupa arasında ana lojistik köprü haline getirecek. Zengezur Koridoru, aynı zamanda Türkiye’nin Kafkasya ve Orta Asya’da liderlik pozisyonunu sağlamlaştıracak.
Diğer bir önemli proje, Kalkınma Yolu Projesi. Bakanımız Sayın Abdulkadir Uraloğlu’nun gayretleri ile belirli bir noktaya ulaşan, Basra Körfezi'ndeki Faw Limanı'nı Türkiye üzerinden Avrupa'ya bağlamayı hedefleyen büyük bir lojistik girişim olan Kalkınma Yolu Projesi, 6 bin 314 km’lik bir koridor. Koridorun 1.200 km’si Irak tarafında, 2 bin 100 km’si ise ülkemiz üzerinden geçiyor. Koridor üzerinde, yapımları devam eden toplam 928 km uzunluğundaki projelere ilaveten, 127 km uzunluğundaki Nusaybin-Cizre-Ovaköy ve 136 km’lik Gaziantep- Şanlıurfa kesiminin projeleri tamamlanmış, 180 km’lik Şanlıurfa – Mardin ve 58 km’lik Mardin-Nusaybin kesimlerindeki proje çalışmaları ise devam ediyor. Ayrıca, İstanbul Boğazı geçişinde Marmaray üzerindeki kapasite baskısını azaltmak için Gebze’den başlayan Sabiha Gökçen Havalimanı ile Yavuz Sultan Selim Köprüsü üzerinden Çatalca’ya inen demiryolu hattı inşa edilecek. Kalkınma Yolu Koridoru, bu güzergah üzerinden, yapım çalışmaları 2025 yılı sonunda tamamlanması planlanan Halkalı-Kapıkule demiryolu hattına entegre edilecektir.
Bu yeni hatlarla birlikte, ülkenin batısında Edirne’den doğusunda Kars’a uzanan demiryolu ağları, yeni yük merkezleri ve lojistik üslerle entegre edilecek, ülkenin transit geçiş gelirleri ile birlikte ihracatının da artmasına imkan sağlayacaktır.
YÜK TAŞIMACILIĞININ PAYI YÜZDE 21,93’E ÇIKARILACAK
Türkiye’nin demiryolu sektörüne yönelik orta ve uzun vadeli hedeflerini aktarır mısınız?
Türkiye, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımızın belirlediği misyon çerçevesinde, demiryolu taşımacılığında hem bölgesel hem de küresel ölçekte güçlü bir altyapı oluşturma kararlılığında. Bakanımız Sayın Abdulkadir Uraloğlu’nun destekleri ile 12. Kalkınma Planı ve 2053 Ulaştırma ve Lojistik Ana Planı doğrultusunda yürütülen projeler, ülkemizin demiryolu ağını modernize etmek, kapasitesini artırmak ve stratejik bir lojistik üs haline getirmek için atılan en önemli adımlardır.
2053 Ulaştırma ve Lojistik Ana Planı kapsamında, demiryolu ağımızın toplam uzunluğunun 28 bin 590 kilometreye çıkarılması, yolcu taşımacılığı payının yüzde 6,20’ye, yük taşımacılığı payının yüzde 21,93’e çıkartılması hedeflenmektedir. Bu kapsamda:
• Mevcut hatların yanı sıra yük taşımacılığını da destekleyecek hızlı tren hatlarının yapımı hızlandırılacaktır.
• Konvansiyonel hatlarımızda ikinci hat inşası ve mevcut hatların modernizasyonu devam edecektir.
• Fabrika, liman ve organize sanayi bölgelerine (OSB) demiryolu bağlantılarını yaygınlaştıracak iltisak hattı projeleriyle yük taşımacılığı daha verimli hale getirilecektir.
TCDD, sadece demiryolu hatları inşa etmekle kalmıyor; aynı zamanda milletimizin yarınlara dair hayallerini de şekillendiriyor. Asırlık bilgi birikimi ve tecrübeyle, nakış gibi işlenen demiryolu ağı, Türkiye’nin ekonomik büyümesine ve küresel entegrasyonuna güçlü bir ivme kazandırıyor.
Demiryolları, ülkemizin gelişmiş bir ulaşım altyapısına sahip olması için toplumun her kesiminden destek görmüştür. Bu destekle TCDD, her geçen gün daha büyük hedeflere doğru ilerlemekte ve Türkiye Yüzyılı’nı inşa etmektedir. Vatandaşlarımızın güveni ve desteğiyle, demiryollarımızı daha da ileriye taşımak için var gücümüzle çalışmaya devam ediyoruz.