1989 yılında kurulan Konsped, 27 yıldır demiryolu taşımacılığının önemli savunucularından biri. Forwarder kimliğiyle çalışırken, önceliği demiryoluna veren şirket, gerek bu alanda geliştirdiği çözümler gerekse de yaptığı işbirlikleriyle sektörün gelişimine katkı sunuyor. Konsped’in kuruluş felsefesinin, demiryolu taşımacılığını Türkiye dış ticareti açısından hak ettiği yere taşıyabilmek ve bu alanda ülkenin saygın ve sayılı firmalarından biri haline gelmek olduğunu vurgulayan Ticaret Müdürü Merih Ünal, kuruluşlarından bugüne geçen 27 yıllık süreçte hayata geçirdikleri projeleri şöyle özetliyor: 

“Konsped, 1990 yılından itibaren frigo vagonlarla İzmir ve Mersin bölgelerinden Avrupa’ya ve Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) ülkelerine blok trenlerle narenciye taşımalarında önemli bir rol üstlenmiştir. Konsped açısından dönüm noktalarından biri ise demiryolları ile konteyner taşımacılığını kapsayan kombine taşımacılıkta üstlendiği rol olmuştur. 1992 yılında itibaren gündeme gelen ve Türkiye dış ticareti açısından da bir ilk olan bu proje kapsamında Konsped, karayolu ve denizyolunu taşımacılığına bir alternatif olarak Avrupa’dan Türkiye’ye ve tersi yönde kuru yük taşımacılığı yapmaya başlamıştır. Kombine taşımacılıkta rolünü arttıran Konsped, 1995 yılında ise Viyana-Halkalı arasında haftada bir kere karşılıklı olarak konteyner taşıyan blok tren projesini hayata geçirmiştir. Konsped, bugüne kadar özellikle Avrupa bağlantılı kombine demiryolu taşıma projelerinin tüm aşamalarında, gerek özel sektör, gerekse TCDD ve yabancı demiryolu şirketleriyle kurulan ilişkilerde hep ön planda görev yapmıştır.” Konsped olarak da öncülük yaptıkları kombine taşımacılığın, kapıdan kapıya yapılan, çoğunlukla ağır yük ve ihale yoluyla belirlenen taşımaları kapsadığını belirten Ünal, “Bu taşıma sisteminde fiyat politikası sektörel iniş çıkışlardan etkilenmeyip, tüm yıl sabit kaldığından, üreticiye maliyet hesaplama konusunda avantaj sağlamaktadır. Aynı zamanda bu taşıma modu güvenli, planlanabilir, ekonomik ve en önemlisi de çevre dostudur” diyor. 

 

KONVANSİYONEL VE KOMBİNE HİZMETLER 

Merih Ünal, Konsped olarak bugün konvansiyonel vagon taşımalarına ve kombine taşımacılık hizmetlerine devam ettiklerini söylüyor. Avrupa’nın tüm ülkelerine, Ortadoğu’nun önemli merkezlerine ve başta Kazakistan olmak üzere, Özbekistan, Türkmenistan gibi BDT ülkelerine sistemin kapsadığı tüm açık, kapalı, silo vagonlarla taşıma yaptıklarının altını çizen Ünal, Türkiye-Avrupa hattında ise demiryolu bağlantılı kombine yük taşımacılığı yaptıklarını aktarıyor. 

 

2016’NIN VERİMLİ BİR YIL OLMASINI BEKLİYORUZ 

2015’in demiryolu sektörü açısından zor bir yıl olduğunu vurgulayan Merih Ünal, “Demiryolu parkurundaki yol kapamalarının maalesef 2015’in sonuna kadar uzaması, sektöre olan güveni azalttığından, son 4 yıldır ciddi iş kayıpları yaşandı. Ancak Halkalı parkurunun tekrar açılması ile 2016’nın sektör açısından daha verimli bir yıl olmasını bekliyoruz. Gerçi güven duygusu bugünden yarına değişebilir olmasa da, en azından bu taşıma modunu denemiş olan firmaların, demiryoluna bir şans daha vereceğini ümit ediyoruz. Ancak inkar edilemeyecek bir gerçek varsa, o da kaybedilen işlerin çok kısa zamanda geri gelmeyeceğidir” diyor. 

 

İPEK YOLU GERÇEĞE DÖNÜŞECEK 

Demiryolunda serbestleşme sürecine ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Merih Ünal, şunları aktarıyor: “Serbestleşme süreciyle birlikte, sektörde bir rekabet oluşacağı için, hizmet kalitesi ve fiyat politikalarında iyileşme bekliyoruz. Bu değişimin, her ne kadar başlangıçta idari sorunlara açık olsa da, uzun vadede sektöre katkıları olacaktır. Yol çalışmalarının tüm parkurlarda en kısa zamanda tamamlanması gerekmektedir. Yabancı demiryolu şirketleri kesintisiz parkurların oluşması ile birlikte Türkiye’nin Doğu’ ya açılan kapı olacağı inancındadır. Konsped olarak bizim beklentimiz ve hedefimiz de, bu güzergahta da sağlıklı bir hizmet ağı oluşturmaktır. Uzun yıllardır hayali kurulan İpek Yolu’nun teknik şartlar yerine getirilip yakın zamanda gerçekleşeceğini umuyoruz.”