Türkiye Ayakkabı Sanayicileri Derneği (TASD) Yönetim Kurulu Başkanı İslam Şeker, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'nin ihracat pazarları ve dünya ekonomisinin genel durumunu değerlendirdiklerinde tablonun iyi görünmediğini söyledi.

Avrupa ekonomisinin kriz nedeniyle gittikçe daha durağan hale geldiğini belirten Şeker, ''Gittikçe yaşlanan nüfusa sahip olan ve emek yoğun sektörlerini kaybeden, tüketimi sürekli düşüş yaşayan Avrupa'nın kısa zamanda toparlanacağını kimse beklemiyor. Yakın zamana kadar genel ihracatımızın içinde yüzde 60'larda pay alan AB'ye olan ihracatımızın yüzde 38'lere kadar gerilemiş olması zaten bunun bir kanıtı'' dedi.

''Arap ülkelerinde varlığımızı sürdürmeliyiz''

Alternatif pazar olarak görülen ve Türkiye'nin ticaretinin hızla geliştiği Arap ülkeleri ile ticaretin de bu ülkelerde yaşanan olaylar yüzünden zarar görmeye başladığını ifade eden Şeker, ''bölgedeki sorunların kısa sürede çözülmesi'' dileğinde bulundu.

Yaşanan olaylardan hem ülke ekonomisi hem de ayakkabı sektörünün etkilendiğini dile getiren Şeker, ''Fakat çok da karamsar olmamak gerekir. İnsanlık tarihi savaşlar ve ekonomik krizlerle dolu olmasına rağmen yaşam ve ticaret sürmüştür. Yapılması gereken ekonomik ve siyasi krizlerin sürdüğü bu bölgelerle ilişkilerimizi koparmadan küçülerek de olsa pazarda varlığımızı sürdürmek, yeni pazarlara odaklanıp buralara daha fazla önem vermek'' diye konuştu.

Yıl sonu beklentisi yarım milyar dolar

Bu yıl sonunda ayakkabı ihracatının hangi rakamlara ulaşacağına dair değerlendirmelerde de bulunan Şeker, yıl boyunca küresel ölçekte yaşanan olumsuz gelişmelere rağmen sektörün yılın 10 aylık döneminde ihracatını geçen yılın aynı dönemine göre miktar bazında yüzde 35,1 değer bazında da yüzde 21,9 arttırdığını söyledi.

Aynı dönemde ithalatın da miktar olarak yüzde 1,3 yükseldiğini, değer olarak ise yüzde 0,1 azaldığını kaydeden Şeker, ''Geçen sene doruğa çıkan ayakkabı ithalatındaki bu yavaşlama ve rakamların durma noktasına gelmesi dikkate değer'' ifadesini kullandı.

Son 5 yıla bakıldığında ihracatın yüzde 40, ithalatın da yüzde 52 arttığına dikkati çeken Şeker, gelecek 5 yılda bu tabloyu tersine çevirmenin yolunun Ar-Ge, tasarım, inovasyon, tanıtıma önem vermekten ve sektörün desteklenmesinden geçtiğini belirtti.

Şeker, geçen yıl 450 milyon dolar olan ayakkabı ihracatının bu yıl sonu itibarı ile 500 milyon doları aşacağını düşündüğünü dile getirdi.

Hedef iki yılda 2 kat artış

Avro Bölgesi'ndeki kriz ve Türkiye'nin komşularındaki sorunlar göz önüne alındığında 2013 yılının sektör açısından nasıl geçeceğine ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Şeker, dünya ayakkabı pazarında gittikçe yükselen ''Türk Ayakkabısı'' imajı ile birlikte hedeflerinin 2015 yılı sonuna kadar ihracatı 1 milyar dolara çıkarmak olduğunu söyledi.

2013 yılındaki büyümenin iç piyasada ülke ekonomisine paralel seyredeceğini, buna karşın ihracatın yüzde 20'nin üzerinde artacağına inandıklarını anlatan Şeker, ''Bu yıl artmayan ithalatımızın ise 2013 yılında 2012 yılı rakamlarında gerçekleşeceğini söyleyebiliriz'' dedi.

Asya'dan Balkanlara ''Made in Turkey''

Avrupa dışındaki pazarlarda sektör açısından ne gibi gelişmeler yaşandığı hakkında da bilgi veren Şeker, sektörün pazar çeşitliliğini sağlamayı başardığını belirterek, 102 ülkeye ayakkabı ihraç ettiklerini ifade etti.

İhracatta ilk sırada yüzde 20'lik payı ile Rusya'nın yer aldığını kaydeden Şeker, bu ülkeyi sırasıyla Irak, Almanya, Suudi Arabistan, Kazakistan, İngiltere, Kırgızistan, Libya, İtalya'nın izlediğini söyledi.

Şeker, ''Burada dikkat çekici olan Asya, Orta Doğu, Afrika ve Balkan ülkelerinde yapmış olduğumuz satışlarda artık 'Made in Turkey' etiketinin istenmesi. Çin ise gelecekte en büyük pazar adaylarından birisidir'' diye konuştu.

Sektörün ekonomiye katkısı konusunda da görüşlerini paylaşan Şeker, 2011 yılında ülke ekonomisine 5,2 milyar dolar katkı sağlayan ayakkabı sektöründe 18 bin 500 kayıtlı işletmenin faaliyet gösterdiğini, bu işletmelerde 240 bin kişinin çalıştığını belirtti.