Liman ve gemi acenteliği konusunda 1833 yılından itibaren uzmanlaşan, 21. yüzyılda ise globalleşen sektöre paralel olarak forwarding ve lojistik hizmetlere yatırım yapan John Good Shipping, Türkiye pazarındaki yükselişini sürdürüyor. “Türkiye olarak yatırım yapılan 3 ülkeden biriyiz ve uzun vadeli planlarımızda depo ve gemi acenteliği konusunda yatırımlar yer alıyor” diyen John Good Shipping Genel Müdürü Levent Aydinç, forwarding olarak Hindistan, Çin ve Dubai’de kendi ofisleri, geri kalan bölgelerde ise partner acenteleri ile çalıştıklarını aktarıyor. Özellikle İngiltere ve sonrasında diğer ofislerinin olduğu bölgelerde liman taşımasından ziyade depo, gümrük gibi konularda ek hizmet verebilecekleri işleri takip ettiklerini vurgulayan Aydinç, şöyle konuşuyor: “Merkezimizin sahip olduğu acente ve lojistik tecrübesini, Türkiye’de müşterilerimize yansıtmak, geçen sene yapılanması tamamlanan ortak cargowise programı ile günlük bilgileri müşterilerimize aktarmak ve özellikle lojistik hizmet çözümlerinde elimizde bulunan imkanları onlar için uyarlamak, öncelikli hizmet stratejimizi oluşturuyor. 50 yıllık NVOCC hizmeti veren Transtainer Lines hattımız ile Güney Amerika, Orta Doğu ve Uzakdoğu’da iyi tanınmamızın yanında, navlun avantajları sağlamaktayız. Perkins Engine, Panasonic, Daimler Chrysler gibi global firmaların VMA sistemi ile depo çözümlerini sağlayarak, sadece navlun kısmında değil, lojistik sürecin her noktasında hizmet vermekteyiz.”
 

Öncelikle John Good Shipping’i daha yakından tanıyarak, Türkiye pazarına adım atış sürecini sizden dinleyebilir miyiz?
1833 yılında kurulan John Good Shipping&Sons çatısı altında; John Good Shipping Liman ve Gemi Acenteliği, CBI Transport UK Forwarding, Dan Shipping Bulk Liman ve Gemi Acenteliği, Felixstowe Warehousing Depo&Antrepo, TAPS Depo&Antrepo, EFrench Kara Nakliyat, John Good Denizcilik Forwarding, John Good Travel Seyahat Acenteliği, FOCS Lojistik, Crosscon Forwarding ve Transtainer Lines NVOCC şirketleri yer alıyor. Türkiye ise John Good ailesine tarafımdan 2003 senesinde kurulan Punta Denizcilik firmasına 2006 senesinde İngilizler’in ortak olması ile katıldı, John Good ismini de 2008 senesindeki 175. kuruluş yıldönümünde aldı.

Ağırlıklı olarak hangi hatlarda faaliyet gösteriyorsunuz? Müşterilerinize özel geliştirdiğiniz çözümler var mı?
İngiltere’de Macs, Opdr, Unithai, Hyundai, Euroafrica ve NCL hatlarında gemi acenteliği yapmaktayız. Bunun yanında forwarding olarak diğer bütün global hatlar ile farklı bölgelerde çalışıyoruz. Partnerlerimizin büyük çoğunluğu da, John Good gibi gemi acenteliği yapan firmalardan oluşuyor. Bu konuda kendimizi şanslı hissediyoruz. Çünkü acentelerimizin depo, gümrük ve taşıma gibi konularda hem tecrübeleri hem de imkanları oldukça tatmin edici seviyede bulunuyor.
Sektörel olarak bir ayrım gözetmesek de farklı hizmetler ve çözümler üretebileceğimiz firmaları kendimize daha yakın buluyoruz. Örnek vermek gerekirse Perkins Engine için dünyanın farklı bölgelerinde bulunan 62 tedarikçi firmasının mallarını felixstowe depomuza barkod sistemi ile alıp, 1 aylık stok seviyesini koruyarak, bir sonraki gün üretime girecek malları fabrika üretim bantlarına teslim ediyoruz ve online olarak tedarikçiler stok seviyelerini ve depodan çıkan mallarını kontrol ederek hem faturalarını düzenliyorlar hem de sonraki sevkiyatlarını planlıyorlar.
Türkiye için konuşacak olursak, konteyner parsiyel servisimizle buna benzer hizmeti müşterilerimize sağlıyoruz. İstanbul ve İzmir’den haftalık çıkan direkt İngiltere parsiyel servisimizde, istenirse malların İngiltere’de gümrük işlemlerini tamamlayıp, palet bazında farklı bölgelere dağıtımını sağlıyoruz. İstenirse gümrükten malları, vergi ve KDV’lerini ödeyerek çıkartıp, istenilen saatte alıcı hiçbir işlemle uğraşmadan teslimat yapabiliyoruz.

KONTEYNER PARSİYEL SERVİSİ İSTANBUL’DAN SONRA İZMİR’DE

John Good Shipping Türkiye-İngiltere hattında kurduğu denizyolu köprüsü ile de müşterilerine avantajlı hizmetler sunuyor. Bu servisinizin detaylarını paylaşır mısınız?
Birleşik Krallık ve İrlanda aslında Avrupa Birliği’nde 3. sırada ticaret hacmimiz olan bölge. TIR taşımalarında Ro-Ro, geçişler, kontroller ve İngiltere’de dağıtımda yaşanan sorunlar, son zamanlarda direkt olarak İngiltere’ye servis veren MSC hattının hızlı transit süresi ile bizleri konteyner parsiyel alternatifini yaratmak için çok yüreklendirdi. 4 sene önce İstanbul’dan başlattığımız bu servisimiz şimdi İzmir’de de haftalık olarak faaliyete geçti ve ilgiden çok memnunuz.
Bu arada unutmadan diğer forwarder firmalarımızdan aldığımız desteğin de altını çizmek istiyorum. Her ne kadar rakip gibi algılansak ve gözüksek de, aslında hepimiz birbirimizin servislerini yeri geldiği zaman kullanıyoruz. Her forwarderın etkin olduğu taşıma modu ya da bölgeleri oluyor. Mesela Amerika parsiyel konusunda 10 seneden fazla çalışan arkadaşlarımız varken, müşterilerimizden de az talep geliyorken, onların servisini kullanmak en doğrusu… Bizler de İngiltere konusunda arkadaşlarımızdan aynı desteği alıyoruz. 2006 senesinden beri krizin yoğun olduğu dönemlerde dahil olmak üzere sürekli %20 civarında büyüme ile yolumuza devam ediyoruz. Geçen sene grubumuza katılan CBI Transport UK ile bu sene 7000 TEU’luk İngiltere deniz taşımasına ulaşacağımıza inanıyoruz. Bunun yanında Kuzey Avrupa, Uzakdoğu ve Güney Amerika yüklerimizde de %20 artış bekliyoruz. 

GÜNEY AMERİKA’YI HEDEF PAZAR OLARAK SEÇTİ

2013 yılına ilişkin hedefleriniz ve yatırım planlarınız neler? Açmayı düşündüğünüz yeni hatlar var mı?
2008 senesinde hizmet verdiğimiz sektörler, firmalar, bölgeler ve partnerlerimiz hakkında çok uzun süre çalışma yaptık. Bu çalışma sonucunda finansal olarak risk gördüğümüz, bölgesel olarak sorun yaşanan ve partnerlerimizin zayıf olduğu bölgelerde kısıtlamaya gittik. Önceliği deniz taşımasından ziyade, kapıdan kapıya ve depo hizmetlerini içeren işlerimize verdik. Bu kararımızda ne kadar haklı olduğumuzu 2009 ve 2011 arasında yaşanan ekonomik kriz sırasında görme şansımız oldu. Hem işlem kapasitemizi hedeflerin üzerinde artırdık hem de finansal olarak riskimizi minimize ettik. Büyük partnerimizin çok tecrübeli olması, bizlerin de kısa vadeli projelerden çok, uzun vadeye yayılmış proje ve hedefler peşinde koşmamızı sağladı. Merkezimizin kredi değerlendirmesinde, değerlendirmeyi yapan kurumdan daha yüksek kredi notu bulunması, finansal ve operasyonel olarak uzun vadeli planlamanın ne kadar önemli olduğunu bizlere gösterdi. Bu nedenle uzun vadede hedefimizde olan Güney Amerika bölgesi için partner bağlantılarımıı tamamlayıp, şuanda işlem hacimlerimizi artırmak için çaba sarf ediyoruz. Yakın gelecekte İngiltere ve Avrupa için sağladığımız nitelikli hizmet ve çeşitliliği Güney Amerika için de yakalayacağımıza inanıyoruz. Bu arada Türkiye olarak, Güney Amerika iş geliştirme projesini üslendik ve grup şirketlerimiz için çalışıyoruz.

ÖZEL SEKTÖR DAHA CESUR ADIMLAR ATMALI
Aynı zamanda UTİKAD Yönetim Kurulu’nda yer alan Levent Aydinç, dernekte Ege Bölgesi ile ilgili genel konuların, sorunların ve görüşlerin Yönetim Kurulu’na aktarılması görevini üstleniyor. Bu konuda oluşturdukları İzmir Çalışma Grubu’nda bulunan 22 firmanın üst düzey temsilcilerinden de çok büyük destek aldığını söyleyen Aydinç, “Böylece hem liman, gümrük, depo ve nakliye konularındaki mevcut durum ve beklentilere yönelik detaylı bilgi sahibi oluyorum, hem de çalışma gruplarımızın yardımları ile sektörümüzün talep ve tavsiyelerini en yetkili makam ve kişilere iletme imkanı buluyorum” diyor.
Büyüme hedefleri olan lojistik sektörünün son yıllarda ciddi bilgi ve altyapı yatırımına girdiğini ve uluslararası aktör sayısında da artışın sürdüğünü belirten Aydinç, şu değerlendirmeyi yapıyor:
“Bütün bu gelişmelerin tabi ki zaman içerisinde sisteme oturması gerektiğinin ve büyüme sancılarının her sektörde olduğu gibi bizleri de bazen olumsuzluğa ittiğinin farkındayım. Fakat bulunduğumuz coğrafya, biz istesek de, istemesek de lojistik üst olacak. Bu gerçekten kaçış olmadığı gibi, özel sektörümüzün de daha cesur adımlar atarak bu sürece yardımcı olacağına inanıyorum.”
 
7000 TEU’luk İngiltere deniz taşıması hedefi
Levent Aydinç, ‘Geçen sene grubumuza katılan CBI Transport UK ile bu sene 7000 TEU’luk İngiltere deniz taşımasına ulaşmayı hedefliyoruz. Bunun yanında Kuzey Avrupa, Uzakdoğu ve Güney Amerika yüklerimizde de %20 artış olacağına inanıyoruz’ diyor.