En ön sıra onlara ayrılmış.

Kapıdan her girişlerinde salon dalgalanıyor.

Parmaklar anında, "Bak, o da gelmiş?" diye işaretliyor.
Flaşlar üzerlerinde patlıyor.
Maserati, Bugatti, Lamborghini, Volkswagen Pagani, Ferrari, Porsche, Audi, Ford, Chrysler'in patronları gibiler.
Veya onların yerini alacak kişiler.
Sözünü ettiğim demiryolu taşımacılığının kralları.
Bulunduğumuz yer ise iki yılda bir Berlin'de gerçekleşen demiryolu taşımacılığının tüm unsurlarının sergilendiği InnoTrans Uluslararası Fuarı...
Otomobil fuarlarında olduğu gibi taşıma araçları dışarıda yan yana sıralanmış.
Binlerce insan ellerinde fotoğraf makinesi dev boyuttaki vagonları, lokomotifleri çekiyor.

Bu kez olacak

Fuara birlikte geldiğimiz TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman, bizi bir alana götürdüğünde gerçekten gurur duyulacak sahnelere tanıklık ediyoruz.
Otomobil üretiminde geri kalmış Türkiye, lokomotif ve vagon ile hafif raylı taşıma araçlarında kabuğunu kırmış.
Bununla kalmamış, kullanılan her bir parçanın da üretimine soyunmuş.
Alanda dolaşırken sanki son model bir otomobilin etrafına toplanmış gibi hafif raylı bir trenin çevresini sarmış çok sayıda kişiyle karşılaşıyoruz.
Her bir yanının fotoğrafını çektikleri gibi, birlikte de fotoğraf alıyorlar.
Adı İpekböceği olan bu trenin % 99 parçasının üreticisi ise Türk firması Durmazlar...
Hemen ardında ise GE ile birlikte Türk firması TÜLOMSAŞ'ın ortak üretimi olan elektrikli lokomotif duruyor.
Bir de yine Türk firması TÜVASAŞ'ın ürettiği modern vagonlar.
Her biri de yurtdışı bağlantılarını yapmış.
İngiltere başta olmak üzere bazı AB ülkelerine satış da yapılmış.
Fuar alanına girdiğimizde yedek parça üreten Türk şirketlerinin özgüveni de bizi etkiliyor.
Örneğin, Özkan Demir firması yetkilileri raylar ile travertenleri birbirine bağlayan ve "seiet" denilen bağlantı ürününü Avrupa'nın birçok ülkesine satmakta olduklarını gururla anlatıyor.
Başta da belirttiğim gibi otomobil sanayiinde oldukça geri kalan Türkiye, yıllardır geri kaldığı demiryolu taşımacılığında ciddi bir adım atıyor.
TCDD Genel Müdürü Karaman'ın şu sözleri de bu iddiayı güçlendiriyor:
"Şu an daha yeni başladık, çok önlere çıktık. 2023'te sektörün ilk 10'u arasında kesin yer alırız."

Ortak hareket

Fuarın açılışında bu işin bu dönemki patronlarının anlattıkları ise demiryolu taşımacılığının geleceğine ışık tutuyor.
AB'nin taşımadan sorumlu Komiseri, Avrupa'da insanların % 20'sinin henüz demiryolunu kullandığını belirterek, 50 milyar Euro tutarındaki yatırımla Avrupa'nın tüm iç hat demiryollarının, havaalanlarıyla birbirine bağlı hale getirileceğini belirtiyor.
Bu yıl yaptıkları yatırım tutarının 5 milyar Euro olduğunu söylüyor.
Hedeflerini ise Türkiye ve Rusya üzerinden Asya'ya bağlanmak olarak açıklıyor.
AB'nin koyduğu hedefte önemli bir geçiş noktası olan Türk sanayii yaptığı atılımla bugünden iyi yere dükkân açmış durumda.
Şurası kesin ki Ulaştırma Bakanlığı'nın demiryoluna yaptığı yatırımın da bunda büyük katkısı var.

(habertürk)