Danone lojistikte sürdürülebilir garantisi istiyor
Çevreci Markalar Raporu araştırmasına göre ‘Dünyanın En Yeşil Gıda Şirketi’ olan Danone lojistik süreçlerinde de karbon ayak izinin düşürülmesi, geri dönüşümün teşvik edilmesi ve enerji ve doğal kaynakların en optimum şekilde kullanılması stratejisine bağlı kalıyor.
Danone Lojistik ve Müşteri Hizmetleri Müdürü Onur Karaaraslan, “Çözüm ortaklarımızla yürüttüğümüz iyileştirme projeleri ve düzenli denetimlerimizle standartları tesis etmeye ve bir benchmark oluşturmaya çalışıyoruz” diyor.
Ana iş kollarını taze sütlü ürünler, bebek beslenmesi ve medikal beslenme olarak belirleyen Danone, bugün 5 kıta ve 120’yi aşkın ülkede, 160 fabrikası ve 80 bin civarında çalışanı ile faaliyet gösteriyor. Türkiye pazarına 1998 yılında giren şirket, Lüleburgaz ve Gönen'deki kalite ve gıda güvenliği açısından dünya standartlarındaki donanımlı fabrikalarında yüzde 100 yerli üretim gerçekleştiriyor. 850 personeli, süt temin ettiği 7 bin çiftçisi, 1000 tedarikçisi ve 81 ildeki 90 binin üzerindeki satış noktasına hizmet veren 100'e yakın distribütörü ile geniş bir aile olan Danone Tikveşli, Türkiye’de en fazla hane tarafından tercih edilen sütlü ürünler şirketi konumunda bulunuyor.
Ürettiği ürünlerin kalitesini tedarik zincirinde de sürdürme ilkesiyle hareket eden şirket, yılda 200 bin tonun üzerinde bir taşıma trafiğine sahip… Türkiye çapında 35 adet soğuk zincir şartlarına sahip TIR ile sütlü ürünlerin dağıtımını, 65 standart TIR ile de süt dağıtımını gerçekleştiren şirketin lojistik süreçler için anahtar kelimesi ise çevre… “Tedarik zinciri süreçlerini sektörün uzman lojistik firmaları ile tasarlayarak yürütüyoruz. İş güvenliği, işçi sağlığı ve karbon ayak izi gibi etkenler kontratlarımızda vazgeçilmez başlıkları oluşturuyor” diyen Danone Lojistik ve Müşteri Hizmetleri Müdürü Onur Karaaslan ile lojistik stratejilerini ve bu alandaki hedeflerini konuştuk.
Öncelikle Danone Türkiye’yi ve ürün yelpazesini daha yakından tanıyabilir miyiz?
Danone olarak, 1998 yılından bu yana Türkiye’de süt ve sütlü ürünler pazarında lezzetli, sağlıklı ve herkesin erişebileceği gıda ve içecek ürünleriyle mümkün olan en fazla sayıda insanın sağlığına, katkıda bulunma misyonuyla faaliyet gösteriyoruz. Sütümüzü ülkemizde dünyanın en ileri kalite ve gıda güvenliği standartlarında, 7.000 çiftçimizden aldığımız sütle, yani 0 yerli hammaddeyle üretiyor ve 1000 Türk çalışanımızla birlikte satışa sunuyoruz. Amacımız lezzetli, sağlıklı ve herkesin erişebileceği ürünlerimizle mümkün olan en fazla sayıda insanın sağlığına katkıda bulunmak. Türkiye’de Danino, Danette, Danone Doğal, Activia, Danone Disney ve Tikveşli markalarımızla sunduğumuz ürünlerimiz, ülkemizdeki her iki haneden birinde tüketiliyor.
Ev Dışı Tüketim Kanalımızda ise tüm müşterilerimize, Tikveşli Krema, Tikveşli Tereyağ, Danette Ekonomik Aile Boyu ve Danone Profesyonel Süt gibi mutfakta kullanabilecekleri yüksek kalitedeki lezzetli ve sağlıklı ürünlerimizi sağlıyoruz. Bunların yanı sıra son ürün olarak tüketicilere servis edebilecekleri Danino, Danette, Acitivia, Danone Disney, Tikveşli Ayran ve Altın Kaymaklı Yoğurt gibi kategorilerinde lider diğer markalarımızdan seçenekler sunuyoruz. Alanında en büyük ve öncü şirketlerden biri olmanın getirdiği gerek sosyal gerek çevresel sorumlulukları yerine getirmek de devam eden hızlı büyümemize katkı sağlayan en önemli unsur.
Firma olarak üretimden sofraya kadar uzanan yolda lojistik süreçlerde nasıl bir strateji izliyorsunuz? Lojistik olarak gıdadan da öte sağlık taşıdığımız bilinciyle sürecin her anında soğuk zincirin devamlılığını esas alarak stratejimizi belirliyoruz. Bununla birlikte kısa raf ömrüne sahip bir ürün gamı taşıyor olmamız nedeniyle zamanında ve hızlı bir sevkiyat stratejimizin bir diğer önemli belirleyici noktası haline geliyor. Bu amaçla mümkün olduğunca yalın, bilgi sistemleri sayesinde fabrika, depo ve nakliyenin entegre bir şekilde çalıştığı ve bu sayede üretimden tüketime kadar izlenebilirliğin sağlandığı bir altyapı kullanıyoruz.
Ürünlerinizin taşınması ve hammadde tedariki sürecinde yıllık ne kadar tonajlık bir çalışma gerçekleşiyor?
Yıllık yaklaşık 200 bin tonun üzerinde bir taşıma yapıyoruz. Bu taşımanın çok büyük bir kısmı soğuk zincirle gerçekleşiyor ve dolayısıyla da ortalama taşıma maliyetlerine göre daha yüksek bir maliyet oluşturuyor. Bu anlamda taşıma maliyetleri toplam maliyet içinde önemli yer tutuyor diyebiliriz. Maliyetlerimizi düşürmek amacıyla ilk hedefimiz mümkün olduğunca araç verimliliğini sağlayabilmek. Bu amaçla müşterilerimizle gerek sipariş büyüklüklerinin yönetilmesi gerekse frekansların yönetilmesi noktasında işbirliği yapıyoruz.
Uydu üzerinden anlık ısı takibi
Taşımalarınızda başvurduğunuz özel yöntemler, kullandığınız özel araçlar var mı?
Taşımalarımızı soğuk zincirin devamlılığı için frigorifik araçlarla yapıyoruz. Tüm araçlarımız nakliye süresince ürünlerimizin 4-6 derecede sevkiyatını garanti edecek şekilde donatılıyor. Araçlardaki soğutma sistemleri sevkiyat esnasında yapılabilecek ara aktarmalarda dahi ürünün ısınmamasını sağlayacak şekilde planlanıyor. Sistemin takibini sağlayabilmek için araçlarımızda bulunan data loggerlar sayesinde sürekli bir ısı takibi sağlıyoruz. Yakın zamanda devreye alacağımız yeni bir sistem sayesinde araçlarımızın gerek konumunu gerekse anlık ısı değerlerini uydu üzerinden takip edebilir hale geleceğiz. Bununla birlikte bölgenin potansiyeline göre araç büyüklüklerini de çeşitlendiriyoruz. Gerekli durumlarda aktarma noktaları kullanarak taşımanın daha verimli gerçekleşmesini sağlıyoruz.
Lojistik ve depolama hizmetleri konusunda yaşadığınız sorunlar ve çözüm önerilerinizden söz eder misiniz?
Soğuk zincir depolaması ve nakliyesi, Türkiye için halen yol alınması gereken bir alan. Bu konudaki temel beklentiler gıda güvenliğiyle bir araya geldiğinde yüksek standartlarda hizmet alınabilecek lojistik çözüm ortakları bulmak zor bir hale geliyor. Bu amaçla biz Danone olarak bu konudaki uluslararası bilgi birikimi ve tecrübemizi sektördeki standartları belirlemek ve yükseltmek noktasında kullanmayı hedefliyoruz. Dünyanın önde gelen marka danışmanlık şirketlerinden Interbrand tarafından Deloitte desteği ile yapılan Çevreci Markalar Raporu araştırmasına göre “Çevreye En Duyarlı Şirketler” sıralamasında Danone ilk 10’a girerek ‘Dünyanın En Yeşil Gıda Şirketi’ oldu. Bizim için gurur verici bu sonuca ulaşabilmek için her alanda olduğu gibi lojistik süreçlerinde de karbon ayak izinin düşürülmesi, geri dönüşümün teşvik edilmesi ve enerji ve doğal kaynakların en optimum şekilde kullanılması yönünde birçok proje geliştiriyoruz. Bu amaçla gerek çözüm ortaklarımızla beraber yürütüğümüz iyileştirme projeleri gerekse düzenli denetimlerimizle standartları tesis etmeye ve diğer firmalar için de bir benchmark oluşturmaya çalışıyoruz.
Aktarma Merkezleriyle Maliyetlerini Aşağıya Çekecek
Danone hem depolama hem de nakliye faaliyetlerinde lojistik firmalarıyla çalışıyor. Danone Lojistik ve Müşteri Hizmetleri Müdürü Onur Karaaraslan, “Çözüm ortaklarımızın alanlarındaki uzmanlıkları sayesinde bizim operasyonumuzu daha hızlı ve verimli yürütmemiz noktasında destek vermelerini bekliyoruz” diyor.
Süreçlerini hızlandırmak, daha hızlı bir nakliye operasyonunu optimum maliyetlerle gerçekleştirebilmek için nakliye stratejilerinde değişiklik yaptıklarını açıklayan Kararaslan şu bilgileri veriyor: “Bu amaçla Türkiye’nin çeşitli noktalarında aktarma merkezleri kurarak sevkiyatlarımızı mümkün olduğunca tek yön ağırlıklı bir hale getirdik. Önümüzdeki yıllarda şirketimizin büyüme planlarını destekleyecek şekilde depo ve nakliye alanlarındaki yatırımlarımıza devam edeceğiz.”
“Ürünlerimizin belirli hijyen, nem ve ısı kısıtları dahilinde taşınması tabii ki en önemli beklentimiz. Bununla birlikte ürünlerin hasar görmemesi ve kalitesini son noktaya kadar sürdürebilmesi için doğru ambalaj ve paletizasyonla taşınması da bir diğer kritik nokta.”