GTT Group bünyesinde 2003 yılında Dubai’de kurulan GTT Lojistik, İstanbul ofisinin açılışından itibaren 8 yıldır Türkiye-Avrupa hattında hizmet sunuyor. Firma bu hatta gerek ihracat gerekse ithalata yönelik; karayolu, denizyolu, havayolu FCL&LCL taşımacılığının yani sıra cross trade hizmetleri de veriyor. GTT’nin İstanbul Lojistik Operasyon Müdürü Gülçeri Şener, Türkiye-Avrupa hattındaki faaliyetlerinin nasıl başladığını şöyle anlatıyor:
“İlk olarak grup yapımız ihracat ağırlıklı olduğundan tabii ki lojistik firmamız da ihracat taşımalarıyla hizmetlerine başladı. İhracat alanındaki yoğun denizyolu, hava ve karayolu taşımalarımızın sonrasında yurtdışı partnerlerimizin de desteğini alarak Avrupa hattımızı geliştirdik ve genişlettik. Bugün Avrupa’nın tüm önemli limanlarına (Hamburg, Rotterdam, Antwerp, Felixtowe, La Spezia) ağırlıklı olarak denizyolu ithalat ve ihracat FCL&LCL hizmeti sağlıyoruz. Bunun yanı sıra Çek Cumhuriyeti ve Slovakya karayolu taşımalarında iddialı olduğumuz bölgelerdir. Bu bölgede lojistik hizmetlerimizi daha çok tekstil, gıda, otomotiv, çelik granül ve kimya sektörlerine sunuyoruz. Bunun yanı sıra Antwerp Limanı’nı aktarma limanı olarak kullanarak Güney Amerika ve Güney Afrika ve Batı Afrika’ya ortalama 30 gün transit süre ile denizyolu parsiyel servis hizmeti sağlıyoruz.”

AVRUPA’DAKİ KRİZ HEDEFLERİ ŞAŞIRTABİLİR
Türkiye - Avrupa hattının GTT’nin taşımalarında ’lik bir paya sahip olduğunu belirten Gülçeri Şener, 2013 hedeflerinin bu payı %25 seviyelerine yükseltmek olduğunu açıklasa da Avrupa ülkelerinin ekonomik sorunlarının bu hedefi biraz zorlayacağını da belirtiyor.
GTT Lojistik’in Türkiye-Avrupa hattına özel olarak multimodal taşımacılık hizmetleri de geliştirdiğini belirten Gülçeri Şener,  “Özellikle Avrupa’daki çevre kısıtlamaları nedeni ile bu taşımaya olan talep her geçen gün daha da artıyor.  GTT de bu talebe yanıt verebilecek durumdadır. Her bölgede olduğu gibi bu bölgede de üstün hizmet anlayışımızla hareket ediyoruz” diyor.

GTT’nin Türkiye-Avrupa hattında son dönemlerde gerçekleştirdiği farklı bir operasyon oldu mu?
Yakın zamanda, kimya sektöründe hizmet veren global bir müşterimizin, çeşitli ülkelerdeki fabrikalarından çıkartılan ürünlerine yönelik bir operasyon gerçekleştirdik. Bu ürünleri Antwerp Limanı’nda toplayıp, depolayarak sonrasında da paketleyip birleştirerek (45 TEU) emtia nakliyat poliçelerine kadar organize ederek Antwerp – Türkiye arası ithalatını ve Türkiye’de iç piyasaya dağıtımını gerçekleştirdik.

Avrupa hattına yönelik mevcut yatırımlarınızdan söz eder misiniz? GTT Lojistik’in Türkiye – Avrupa hattında hedefleri, projeleri, yatırım planları nelerdir?
Öncelikli olarak Antwerp’te bulunan temsilciliğimizi şubemiz haline getirmeyi planlıyoruz. Bildiğiniz üzere biz Dubai kuruluşlu bir şirketiz. Güçlü olduğumuz her bölgede ofisleşmek istiyoruz. Ve tabii ki amacımız, ileri vade de, önemli bir aktarma noktası olan Antwerp’te depolama alanı kurmak. Bu tur bir organizasyona grup şirketlerimizden GTT Food’un da ihtiyacı olacaktır. Gıdanın da depolanabileceği, ileri derecede teknolojik soğutma sistemleri ile donatılmış kapalı alana sahip tesis kurma planları içerisindeyiz.

2013’TE ARTIŞ HEDEFLİYOR
Yılın ilk çeyreği GTT Lojistik için nasıl tamamlandı? Bu doğrultuda sene sonu için nasıl rakamlar hedefleniyor?
GTT Lojistik 2013 ilk çeyreğinde 2012 rakamlarıyla neredeyse aynı seviyedeydi.  Bu durum 2013 yılı bütçe öngörülerimizle örtüşüyor. İkinci çeyrek için beklentimiz ve Nisan ayının seyri de bu yönde. Ağırlıklı beklentimiz üçüncü ve dördüncü çeyrekte 2012 rakamlarımızın -%20 üzerinde artış göstererek, 2013 yılının genelinde bir önceki yıla oranla seviyesinde artış yakalamaktır.

Türkiye – Avrupa hattında lojistik firmalarının/ forwarderların yaşadığı temel sıkıntılar nelerdir? Bunlara yönelik çözüm önerileriniz nedir?
Sektörümüzde özellikle Avrupa destinasyonlarına çalışan çok sayıda firmanın olması ne yazık ki çoğu zaman fiyat rekabetinin hizmet kalitesinin önüne geçmesine neden olmaktadır. AB uyum yasaları çerçevesinde yeni düzenlemelerin hayata geçirilmesinin büyük önem arz etmesi ile beraber bizlerin, AB deki meslektaşlarımızla aynı şartlara sahip olması istenilen hedeflere ulaşabilmeyi kolaylaştıracaktır.