e
Banner


Ekonominin merkezi yine Asya olacak

'İpek Yolu' konulu uluslararası bir forumun açılışında konuşan Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, 'Gelecekte ekonominin merkezi yine Asya olacak' dedi





gumruk_bakani_hayati.jpg

'İpek Yolu Ülkeleri Arasındaki Ticaretin Kolaylaştırılması ve Geliştirilmesinde Gümrük İdarelerinin Rolü' konulu, '5. Uluslararası Forum'un açılışında konuşan Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, 'Gelecekte ekonominin merkezi yine Asya olacak' dedi.

Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, İpek Yolu'nun basitçe bir ticaret yolu olmadığını belirterek, ''Gelecekte ekonominin merkezi yine Asya olacak. Bugün yaklaşık 30 trilyon dolar olan dünya toplam dış ticaret hacminin yüzde 22'sini İpek Yolu ülkeleri gerçekleştirmektedir. Son 10 yılda bu ülkelerin ticaret hacmi 4 katına çıkmıştır'' dedi.

Yazıcı, ''İpek Yolu Ülkeleri Arasındaki Ticaretin Kolaylaştırılması ve Geliştirilmesinde Gümrük İdarelerinin Rolü'' konulu, ''5. Uluslararası Forum''un açılışında yaptığı konuşmada, projeye 2008 yılında Antalya'daki ilk toplantıyla başlandığını hatırlattı.

Aradan geçen 4 yılda önemli mesafe alındığını söyleyen Yazıcı, İpek Yolu Projesi'nin kapsamlı bir girişim haline geldiğine işaret etti.

Tarih boyunca izlenen, insanlığın kullandığı yolların aslında tarihi inşa eden ana arterler olduğunu dile getiren Yazıcı, ''İpek Yolu medeniyetlerin doğduğu, medeniyetlerin beslendiği hattır.

İpek Yolu sadece tüccarların değil, aynı zama

nda doğudan batıya ve batıdan doğuya orduların, fikirlerin, dinlerin ve kültürlerin de yolu olmuştur. Bu yol, yüzyıllar boyunca sadece ticari eşyaların taşınmasını sağlamakla kalmamış, kültürleri birbiriyle tanıştırmış, doğu medeniyetini batıya taşımıştır'' diye konuştu.

Barutun da İpek Yolu üzerinden doğudan batıya gittiğini, Çin'de havai fişek olarak kullanılırken, batıda bir silaha dönüştüğünü hatırlatan Yazıcı, ''İpek Yolu basitçe bir ticaret yolu değildir. Bu nedenle İpek Yolu bizim için çok önemlidir. Bu yüzden de 'ışık doğudan yükselir' diyoruz. Sadece ticareti artırmak değil, biz ülkelerimiz arasındaki dostluk, kardeşlik bağlarını da bu yolla güçlendirmek istiyoruz. Ticaret, aslında kültürel ilişkilerin bir sonucudur'' değerlendirmesini yaptı.

 

''Gelecekte ekonominin merkezi yine asya olacak''

İpek Yolu'nun eski canlılığını kaybetmesinin, ülkeler arasındaki ilişkilerin belli dönemlerde kesintiye uğramasından kaynaklandığını dile getiren Yazıcı, ''Bu yol üzerindeki gümrük kapılarını yenilerken, dostluk köprülerini de daha sağlam inşa edelim istiyoruz. Gümrük kapıları ülkelerimizin birbirine açılan gönül kapıları, dostluk kapıları olsun. Biz ülkelerimiz arasındaki kültürel bağları, halklarımız arasındaki ilişkileri güçlendirmek istiyoruz'' şeklinde konuştu.

Yazıcı, bu coğrafyanın yeniden güçlenme

sinde, ana akım arteri olan İpek Yolu'nun güçlenmesinin önemli rol oynayacağına işaret ederek, ''Tarih yeniden ve buradan yazılıyor. İpek Yolu ülkeleri bir zincirin halkaları gibidir'' dedi.

İpek yolu ülkeleri arasında geniş ufuklu bir perspektifle kurulacak ilişkilerin, bu coğrafyanın son 200 yıllık kaderini değiştireceğini söyleyen Yazıcı, ''Son yıllarda UNESCO İpek Yolu'nu doğu ve batı arasındaki diyalog ve teması artırdığı için 'Diyalog Yolu' olarak adlandırdı. 18'inci yüzyıl sonuna kadar dünya ekonomisi daha çok Asya ağırlıklı iken 19'uncu yüzyılda Avrupa'ya 

doğru kaydı. Gelecekte ekonominin merkezi yine Asya olacaktır. O nedenle bizim başlattığımız bu gümrük idareleri işbirliği çok büyük önem taşımaktadır'' şeklinde konuştu.

 

''Gümrükler, ülkenin teşebbüs gücünü, rekabetini arttıran yerler''

Yazıcı, 4 yıl önce başlanan projenin İpek Yolu coğrafyasının yüzünü güldüreceğini söyleyerek, ''Çünkü Gümrükler, ülkenin teşebbüs gücünü, rekabetini arttıran yerlerdir. Sayın Başbakanımızın ifade ettiği gibi, üç kıta arasındaki önemli ticaret yolları ve enerji güzergahlarının merkezinde yer alan bölgemizi yeniden eski ihtişamlı günlerine kavuşturmayı tarihi misyonumuz olarak görüyoruz'' dedi.

İpek Yolu'nu geniş tren ağlarıyla, ulaşım hatlarıyla, enerji koridorlarıyla, doğalgaz boru hatlarıyla yeniden uyandırmanın çabası içinde olduklarını anlatan Yazıcı, bu yol üzerindeki ülkeler olarak gümrük idarelerinde yapacakları yeniliklerin bu hattın canlanmasındaki en önemli bölüm olacağını kaydetti.

''Ticari ilişkilerimizin bel kemiğini oluşturan uluslararası taşımacılığın kolaylaştırılması bu doğrultuda büyük önem taşıyor'' diyen Yazıcı, uluslararası ticarette rekabet gücünü artırmak için ticareti kolaylaştırmanın bir mecburiyet olduğunu belirtti.

Türkiye'deki gümrük idarelerinde ticaretin kolaylaştırılması çalışmalarına hız kazandırdıklarını söyleyen Yazıcı, ''Batı'daki ve Doğu'daki sınır komşularımızla ve ticaret ortaklarımızla bu yönde etkin çalışmalara başladık. Ortak kapı modeli, kaçakçılıkla mücadelede işbirliği, Veri değişimi çalışmaları, TIR-EPD uygulaması ortak çalışmalarımızdan bazılarıdır'' bilgisini verdi.

Yazıcı, AB-EFTA Ortak Transit uygulamasının transit rejiminde önemli bir yenilik olarak 1 Aralık 2012'de başlayacağını da hatırlattı.

 

''İpek Yolu coğrafyasındaki ülkelerin, dünya ticaretindeki payı artıyor''

İpek Yolu projesi'nin, tarihten bu yana kadim dostluklar kurmuş olan ülkelerin yeniden daha güçlü bağlarla bir araya gelmesine vesile olacağını kaydeden Yazıcı, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Tarihi İpek Yolu güzergahında bulunan, Çin, Azerbaycan, Hindistan, Irak, İran, Kazakistan, Kırgızistan, Moğolistan, Özbekistan, Pakistan, Rusya, Suriye, Tacikistan, Güney Kore, Afganistan, Gürcistan ve Türkiye dün olduğu gibi bugün de, dostluk ve ticaret bağlarını sımsıkı devam ettirmelidir. Bu coğrafya, tarihteki önemine paralel olarak, son yıllarda önemli bir ticari ve ekonomik merkeze dönüşmektedir. Bu dönüşümün bölge ülkeleri tarafından işbirliği içinde yönetilmesi, azami faydanın elde edilmesi için son derece önemlidir.

İpek Yolu coğrafyasındaki ülkelerin dünya ticaretindeki payı da giderek artıyor. Bugün yaklaşık 30 trilyon dolar olan dünya toplam dış ticaret hacminin yüzde 22'sini İpek Yolu ülkeleri gerçekleştirmektedir. Son 10 yılda bu ülkelerin ticaret hacmi 4 katına çıkmıştır. Bölge ülkelerinin büyüme hızı da dikkate alındığında, dünya ticaretinde bölgenin payının gelecekte daha da artacağı açık biçimde görülmektedir.''

 

''Türkiye'nin önerdiği ''eylem planı'' kabul edildi''

Asya'nın dış ticaret büyüme oranlarının da dünya ortalamasının iki katına ulaştığına dikkati çeken Yazıcı, ''Ticari hizmetlerde 2010 yılında Avrupa ihracatı yüzde 3 büyürken, Asya kıtasının ihracatı yüzde 22 büyüdü. IMF'in tahminlerine göre 2012 yılında en iyi büyüme performansı Asya ülkelerinden gelecektir. Beklenen büyüme oranı yüzde 8'dir'' dedi.

Avrupa Birliği'nin büyümesinin ise 2012 yılında azalmasının, ilerleyen yıllarda ise sınırlı artmasının beklendiğini anımsatan Yazıcı, ''Bu eğilime bakarak, Asya'nın yeniden dünya ekonomisinin merkezi haline geleceğini söyleyebiliriz. İpek Yolu da bu merkezin can damarı olma potansiyeline sahiptir'' öngörüsünde bulundu.

Gümrüklerdeki bekleme sürelerinin ise halen eşya ticareti maliyetini önemli ölçüde artırdığına dikkati çeken Yazıcı, şunları kaydetti:

''İpek Yolu ülkeleri olarak bu aşamada öncelikle gümrük geçiş noktalarına önem vermek mecburiyetindeyiz. Proje, İpek Yolu güzergahındaki doğu-batı hattını oluşturan ülkelerle sınırlı değil, Avrupa ve Asya'yı Afrika'ya bağlayan ve çok modlu taşımacılığı içeren kuzey-güney hatlarını da içeriyor.

Dolayısıyla bu toplantıda hazır bulunan Ukrayna, Mısır, Sırbistan, İtalya, Bulgaristan, Litvanya, Beyaz Rusya ile birlikte diğer AB üyesi olan ve olmayan ülkeler ile Birleşmiş Milletler, Dünya Gümrük Örgütü, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı, IRU, Türk Konseyi, TRACECA gibi uluslararası örgütler ve kuruluşların bu projenin bir parçası olması en büyük temennimizdir.''

Yazıcı, bölge potansiyelinin önündeki engelleri kaldırmak ve sınırlardaki beklemelerin olumsuz etkilerini gidermek üzere Türkiye'nin önerdiği ''Eylem Planı''nın kabul edildiği bilgisini de verdi.




SEKTÖRLER VE LOJİSTİK

  • Otomotiv
  • Enerji
  • Gıda
  • Akaryakıt
  • Tekstil
  • Kimya
  • İnşaat
  • Lastik
  • İhracat